|
Bostanlarda fasulye Anam gitti gezmeye Ben anamdan örendim İnce boncuk çizmeye Koyunum var karaman Gaybolursa araman Ben bir reçber kızıyım Şehirliye yaraman Dere boyu gidelim Koyun kuzu güdelim Sennen beni görmüşler İnkâr bayrım edelim Ak koyun kuzusuna Gün tutmuş postusuna Ne desen de ağlasam Arnımın yazısına Tren gelir öterek Kömürünü dökerek Ben anamdan ayrıldım Gözüm yaşım dökerek Tut yedim duttu beni Yârim unuttu beni Yarı yola varmadan Hıçkırık tuttu beni Ak tavuk aldın mı? Kümese koymadın mı? Kör olası gaynana Sen gelin olmadın mı? Kapelesi ketenden Yârim indi trenden Boynuna sarılayım Gülünü incelmeden Kayalar yarılmasın Yar bana darılmasın Yar bana darılıp da Ellere sarılması Çaya inesim geldi Şeker yiyesim geldi Ala gözlü ablamı Gene göresim geldi |
Su içtim kana kana, Sular akar yana yana, Yüzün bir gün görmedim, Bilmem gidem ne yana. Merdiven indirdiler, Atlara bindirdiler, Kızım seni kahır eline gönderdiler, Ağlar silinir silinir ağlar. Gelin geldi evimize, Şenlik kurdu köyümüze, Hoş geldin allı gelin, Sefa geldin pullu gelin. Baban carsıya vardı mı? Alını yeşilini aldı mı? Suda kızıma dedi mi? Haydı kızım kutlu olsun. Haydı kızım kınan kutlu olsun, Burada dilin tatlı olsun. Çağırın gelin kızın anasını Kızı gelin oldu görsün. Allah muradını verdi bugün, Anasını kızsız koyan Evlerini ıssız koyan, Testisini susuz koyan. Kahve doktum kuruna, El vurmayın durula, Yârime yar diyeni, Sol göğsünden vurula. Bayburt’a giden yollar Uzadıkça uzarlar, Geçme bizim kapıdan Eller bana kızarlar. Maşrapanın kalayı, Kızlar çeker halayı, Allah için söyleyin, Var mı askın kolayı. Suya bulgur ezerim, Hem ezer hem süzerim, Ben yarımın derdinden Deli olmuş gezerim. |
Hey hızara hızara Dalda elma gızara Beni sana vermizler Başka yerden giz ara Gayadan öküz bakar Öküzün arnı sakar Delikanlı dururken Sakallıya kim bakar Mendil aldım onbeşe Onu serdim güneşe Gitti yârim gelmedi Beni aldı telaşe Dağdan kestim kereste Kuş besledim kafeste Yârin hasta dediler Yetiştim son nefeste Karşıda ala inek Tüyleri benek benek Hiç boğazımdan geçmiyor Yarsız yediğim yemek Kuş kafese girmiyor Buna aklım ermiyor Hiç boşuna ah çekme Annem beni vermiyor Evleri sarı boya Gel yarim doya doya İç vereme tutuldum Gamıma koya koya Armut dalda bir iki Saydım baktım on iki On ikinin içinde Gök yazmalı benimki İnce yazma düreyim Aç koynunu gireyim Uyan uyan sar beni Yar olduğunu bileyim Tavanlarda tencere El vurmadım incire Gavur babam duymasın Çeker beni zencire |
Çaya indim taş buldum Yüzüğüme kaş buldum Neredeydin la sürgün Yanıma yoldaş buldum Arabası kirenden Mendil sallar trenden Abenim nazlı yarim Nasıl ayrıldın benden Kara tren ak tren Askerleri say tren Benim yarım kırkbeşti Postasıyla say tren İki çeşme yanyana Su içsem kana kana Bana ediresini ver Mektup yazayım sana Sergenlerde çekirdek Bostanlarda bitecek Ben isterim babamdan Dört davul sekiz köçek Evleri var üst başta Kundum dalda taşta Sen orada ben burda Akıl kalmadı başta Harmanı yuvarladım Samanı çuvalladım Gara gözlü ey abim Allaha ısmarladım Keteni bez edeyim Hangi yol gözeteyim Kara gözlü yarimi Kimlere benzeteyim Mendil serdim bir taşa Neler geldi bu başa Öptüm bir kız yanağı Dedi bana çok yaşa İp attım ucu kaldı Ocakta saçı kaldı Ben büyüttüm el aldı Yürekte açı kaldı |
Eğer gelinim iyi olursan Bizde seni överiz Kotu olursan gelinim Hepimizde döveriz. Karatavuk olmadın mı? Dallara konmadın mı? Şebek yüzlü kaynanam, Sen gelın olmadın mı? Karşıdaki gök ekin, Aldırdım elimdekin, Her soran benzim sorar, Sormazlar kalbimdekin. Ekim ektim düzlere, Diken oldum gözlere, İşte ben gider oldum, Ayaş kalsın sizlere. Yıldırım vurdu bizi, Dal gibi kırdı bizi, Araya girdi düşman, Dağlar ayırdı bizi Arabamın tekeri Hem ileri hem geri Benim de bir yârim var Oruçlar’ın şoförü Avlu dibi örümcek Aklım gitti görüncek Ben aklımı yemedim Köylülere gidecek Ayağında mesi var Odasında sesi var Bekâr oğlan değil mi? Kızlarda hevesi var Ayakkabı aldırdım Bir sele topukları Beni baştan çıkaran Taşköprü kopukları Ayakkabı giyerim Üstü beyaz olursa Kaynanamı severim Oğlu güzel olursa |
Garşıdan gelen atlı Ne gayratlı gayratli Ben istedim vermedi Niman malın gıymatlı Kara kabak bağ atar Altında yılan yatar Ben bilmem mi a yârim Goynunda neler yatar Deniz coştu göl oldu Yârim sana ne oldu Benim sana yandığım Memlekette şan oldu Ev ötene ev yaptım Çıktım üstüne baktım Yârim gelecek diye Çivte lambalar yaktım Irmak gumsuz galır mı? Dibi susuz galır mı? Senin gibi güzelin Goynu yarsız galır mı? Karşıdan ünlüyorlar Badılcan belliyorlar Bu köy nasıl köyümüş Varmadan övüyorlar Mısır ektim azmasın Gelen geçen kazmasın Yar üstüne yar seven Gençliğine doymasın Titretin ışıkları Çalıver kaşıkları Yürü tirenim yürü Kavuştur âşıkları Elinde demir orak Mektup göndersem ırak Cebinde tarağın Bana yadikar bırak Elma attım nar geldi Dar sokaktan yar geldi Eğil biyol öpeyim Al yanaktan kan geldi |
Gökde yıldız niniynen Köçek oynar ziliynen Ayağına taş batmış Siliyor mendiliylen Dam kapısı açıldı İnce boncuk saçıldı Yar kapıdan girince Gözüm gönlüm açıldı Dağda tavşan oynuyor Yelesini yağlıyor Ötmüş yârim dizime Garip garip aylıyor Irmak coştu kül oldu Yârim sana ne oldu Olan oldu a gülüm Madenkeş sebep oldu Tütün içtim lüleden Benim yârim Günye\'den Biricik biricik baş olmaz Hoş geldiniz cümleden Damda kırat harlıyor Kapılan parlıyor Aşmış yengem geliyor Beyaz mendil sallıyor Kayalar yarılmasın Yar bana darılmasın Yar bana darılıp da Ellere sarılmasın At üstünde cenderme Dut kolundan goyverme Giz ben seni atacın Kimselere deyverme Sarı kâğıt yazarım Sandık sandık basarım Yârimi vermezlerse Ben kendimi asarım Kar yağıyor yağıyor Abamı giyeceğim İhtiyara varıp da Goca mı diyeceğim |
Cuma köyün yolları Dönüm geliyor dönüm Cuma köyünden kız almak Ölüm geliyor ölüm Yarımca’da saz olur Gül açılır yaz olur Ben yârime gül demem Gülün ömrü az olur Hereke’dir köyünüz Buz gibidir suyunuz Köyünüzü beğendim Yok, mu bekâr kızınız Harmanlardan geçiver Ata yonca biçiver İki tane yar olmaz Birinden vazgeçiver Dikenli’nin dağları Üzüm yapmaz bağları Üzüm yapsa bağları Evlenir oğlanları Karpuz kestim kan gibi Uzadı urgan gibi Yarımca kızları Kınalı kurban gibi Yarımca’da saz olur Gül açılır yaz olur Ben yârime gül demem Gülün ömrü az olur Kirazımız dalbastı Dalları kiraz bastı Delikanlı söz etti Kızlar yüzünü astı Bu kiraz budak budak Olur, mu kiraz dudak Yarımca’nın güzeli Canımdır sana adak Duvarda makas asulu Elbiseler kesülü Bana mani sorarsan Kirli çuval basulu |
Şu giden kimin oğlu Paltası da ak kolu Dönüp bana bakmıyor Saki vezirin oğlu Bahçenizde gül var mı? Gül altından yol var mı? Gel gidelim sevgilim Annenden izin var mı? Kayadan indirmişler Tirene bindirmişler Kara saçlı yârimi Gurbete göndermişler Ay gelir aydan beri Çay gelir dağdan beri Ben yârimi görmedim Bir buçuk aydan beri Bostanlarda aşlama Aşlamayı taşlama Ben askere giderken Ağlamaya başlama Su koydum su taşına Masanın ortasına Memelerin benziyor Ferik yumurtasına Denizin dibi derin Üstüne halı serin Sandık sepet istemem Beni sevdiğime verin Duvağın telli gelin Gümüşten elli gelin Buğulu gözlerinden Sevdiğin belli gelin. Gün kavuştu ırakta, Gözüm karada akta, Herkesin yarı geldi, Benim yarım uzakta. Toprağında tasında Benleri var kasında, Sen bahar içindesin Bense ömrüm kışında. |