İki hafta önce yaptığımız basın açıklamamıza uykudan uyanıp yeni cevap verebilen PAÜ ‘nün “Özrü Kabahatinden Büyük”  sözünün cuk diye oturduğu bir açıklama olduğu gözden kaçmıyor.

Eğitim-bir-sen olarak öncelikle şunu belirtmek isteriz ki; “GÜÇLÜYÜ DEĞİL HAKLIYI GÜÇLÜ KILMAK” ilkesinden hareket sendikamızın hiçbir kurum yada kişiyi karalamak amacıyla basın açıklaması yapmayacağı ülkemiz ve ilimiz kamuoyu tarafından bilinmektedir.

Yaptığımız basın açıklamasında kurduğumuz her cümle ya belgeli yada üniversite personeli tarafından şahitleri olan ve üniversite camiası içersinde konuşulan ve bilinen gerçeklerdir.

Şöyle ki;

1-                            Üniversite Şubemizin Kongresinde Basın yayın sekreteri olan üyemiz; sendikamızdan istifa ettirilmedi mi?

2-                            Disiplin Kurulu Üyemiz L. Gökçen yaşadığı baskıları Sayın Rektöre anlatıp çıkarken “buradan çıkınca benim sonum ne olacak garantim kim? “ dediğinde “ Senin garantin benim kimse sana bir şey yapmayacak diyen Sayın Rektörün; aradan bir hafta geçmeden disiplin kurulu üyemiz L. Gökçen’in Kale MYO na sürgün kararnamesini imzaladığından haberi yok mu?

3-                            Şube yönetim kurulu üyesi ve Sosyal İşler Sekreteri A. Saraç’a, A. CANER tarafından önce “sendikadan ayrıl yoksa gelişmeler aleyhine olur” denilip ayrılmayınca da  güvenlik müdürlüğündeki şeflik görevinden alıp PAÜSEM’e sürgün yazısına imza atılmadı mı?

4-                            Üyemiz Bülent Karaca’ya Güvenlik şefleri tarafından sendikadan istifa etme tavsiyesinde bulunulup istifa etmeyince sudan bahanelerle dövülmedi mi? Konu ile ilgili dava açılmadı mı?

5-                            “Hakaret” ve “Birden Fazla kişiyle tehdit” suçlarından açılan dava dosyasına Bülent Karaca ile ilgili ama kendisinin dahi haberi olamadığı, dava konusu ile ilgisi olmayan, mahkeme nazarında Bülent Karacayı küçük düşürücü, haklıyı güçlü değil güçlüyü haklı göstermeye yönelik, son 10 yıla ait resmi ve nitelikli evrak özelliği olamayan fişleme belgeleri gönderilmedi mi?

6-                            Şube Başkanımız Prof Dr. Alaattin Şen; sehven Ana Bilim Dalı yazdığımız ancak daha üst görev olan “Bölüm Başkanlığı” görevinden istifa et(tiril)medi mi?

Bu saydıklarımızla ilgili sayın rektörün haberi varsa doğru dürüst cevap vermesini yoksa öğrenip gereğini yapmasını istiyoruz. Aksi halde başta YÖK ve Cumhurbaşkanlığı olmak üzere rektörlük makamına Sayın Bağcı’yı Rektör olarak getiren irade, Rektörlükten götürmesini de bilecektir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

                                   Eğitim-Bir-Sen

                                Basın- Yayın Bürosu