Eğitim-Bir-Sen olarak Pamukkale Üniversitesinde yaşanan baskı ve zulümleri kamuoyuyla paylaşacağımızı geçen hafta duyurmuştuk.

Üyemiz Bülent Karacaya sendikamızdan istifa etmediği için yapılan işkenceleri açıklamak istiyoruz. Kadrosu Çivril Meslek Yüksek okulunda bulunan ve görevlendirme Güvenlik Şube Müdürlüğü yapan F. SÖYLEV, şefler B. SÖKMEN ve H. ÖNÜR tarafından üyemiz Bülent Karaca’ya önce ağza alınmayacak küfürler ve hakaretler savruluyor sonra zorla ve tehditle arabaya sokulup meçhul yerlere götürülmek isteniyor. Olay yerindeki görevli polis memuru M. ŞİMŞEK in “durun” ihtarına bile polis memurunu göğsünden iterek“bu bizim aramızda bir konu sen odana git” deme cüretini gösterenler hakkında Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı Tarafından TCK ‘NUN 106. MADDESİ GEREĞİ “BİRDEN FAZLA KİŞİ İLE TEHDİT”  ve TCK ‘nın 125/1-4 maddesi gereği “HAKARET” Suçlarından dava açılmıştır.

Açılan bu dava ile ilgili süreç devam ederken üyemize davadan çekilmesi için baskılar devam etmiş nöbet görevleri ağırlaştırılmış sırayla verilmesi gereken gece nöbeti üyemiz Bülent Karaca’ ya sürekli hale getirilmiştir ve halen bu baskılar devam etmektedir. İşin ilginç tarafı ise dava ile ilgili dosyaya üniversite tarafından gönderilen evraklar PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİNDE 28 ŞUBAT MİSALİ FİŞLEMELERİN devam ettiğini bizlere gösterdi. Dava dosyasına sunulan evraklar 2006-2008- ve 2010 yıllarına ait isimsiz imzasız ve nitelikli evrak özelliği olmayan fişlemelerdir.

Üniversitede halen sözleşmeli olarak işe alınan özel güvenlik elamanlarından G. K ve İ. P.’nin fişleme işi için kullanıldığı duyumlarını almış bulunmaktayız. Bu kişilerin herhangi bir izinleri olmadığı halde sivil giyindirilerek akademik ve idari personelden belirledikleri kişileri takip ettirdikleri duyumlarını almaktayız.

 Anayasanın değiştiği, özgürlüklerin önünün açıldığı, 12 Eylül, 28 Şubat ve 27 Nisan darbecilerinin yargılandığı bir dönemde Pamukkale Üniversitesinde darbe ürünü fişleme ve uygulamaların devam ettiğini görmek ve yaşamak utanç verici bir durumdur.  Başta YÖK Başkanı olmak üzere sayın Başbakanımız Recep Tayip Erdoğan ve sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’den talebimiz YÖK yasasının bir an evvel özgürlüklerin önünü açacak şekilde değiştirilmesini sağlayacak adımları ivedilikle atmalarıdır.  Pamukkale Üniversitesinde yaşanan bu çağ dışı uygulamalarla ilgili tüm paydaşların karşı durmasını bekliyor yukarıda saydığımız yetkili makamları göreve davet ediyoruz.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur. 

                                                                      Prof. Dr. Alaattin ŞEN

                 Denizli2 (Üniversite) Şube Başkanı