Denizli İl Milli Eğitim müdürlüğü tarafından yürütülen komisyon çalışmaları neticesinde 02.11.2010 tarihinde İş Bankası ile imzalanan protokol hukuki bakımdan, ekonomik katkı bakımından ve süre bakımından eğitim çalışanlarının lehinden daha çok banka lehine yapılmış bir anlaşma olarak duruyor.

 

Anlaşma genel olarak ele alınıp değerlendirildiğinde başbakanlık genelgesinde “en az 2, en fazla 5 yıl olarak protokol yapılabilir ve peşin olarak çalışanların hesabına aktarılır” denmesine rağmen anlaşmanın azami süre olan 5 yıl olması ve 6 şar aylık periyotlarla taksitle ödenmesi tamamen bankanın lehine olan bir durumdur. Şöyle ki, banka Denizli’nin sayı olarak en çok memuru bünyesinde barındıran 7000 kişilik bir kurumun nakit hareketini 5 yıl gibi uzun bir süre elinde bulunduracak, bu sirkülâsyondan sağlanan birçok kazanımı uhdesinde tutacak, vesaire bankacılık hizmetlerini bu memurlara daha kolay pazarlayacak kendince müşteri portföyünde rakiplerine oranla daha avantajlı bir konuma geçecektir. Bu kadar imkâna sahip olan bir bankanın çalışanlara olan teklifi sürenin uzunluğu göz önüne alınarak geçen süre içerisinde elde edeceği gelir kar ile orantılı olması gerekirken Türkiye genelinde ve denizli içerisinde daha az sayıda personeli olan kurumların 3 yıllık imzaladığı rakamlar seviyesinde kalmıştır. Anlaşmanın 5 yıllık olabilmesi için rakamın muadil rakamların 2 katı seviyelerinde olması daha makul görünmektedir. Sürenin 5 yıl olması (promosyon anlaşması imzalama teamülünün 3 yıl olması göz önüne alınınca) memurlar tarafından ikinci bir promosyon anlaşmasına 1 yıl kaldığı için ve taksitle çerez parası gibi ödendiği için kayıp olarak algılanmaktadır.

 

Eğitim çalışanlarından sendikamıza yansıyan görüşlere göre, İl Milli Eğitim Müdürlüğünün öğretmenlerinin en büyük ekonomik menfaati olarak görülen bu hassas konuda yeterince gayret göstermediği görülmektedir. Şuan anlaşma yapılan bankayla anlaşabilmek için özel gayret sarf edildiği ve bununla ilgili olarak; 3 yıllık anlaşma için daha yüksek rakamlar teklif edilmişken, hem rakamın yüksek oluşu hem de sürenin 3 yıl gibi makul ve memurun lehine bir süre olması göz önüne alındığında neden daha kısa süre için daha yüksek rakama imza atılmaması çalışanlar tarafından farklı yorumlara neden olmuştur.

 

İl Milli Eğitim Müdürlüğü adına bankalarla görüşmeleri yürütmekle görevli içinde yetkili sendika temsilcisinin de bulunduğu komisyon, aldığı ilk tekliflerde 3 yıl anlaşma karşılığında en yüksek rakamı veren iki bankadan ayrıca 5 yıllık teklif istemiş ve teklifi iki banka ile sınırlı tutmuştur.

 

Yapılan anlaşma protokolü incelendiğinde hizmeti veren kurumun yeni gelen personele ayrı ödeme yapmayacağını belirtmesi, yılbaşından sonra büyük şehir olmasına kesin gözüyle bakılan ilimizde, ilçelerden merkeze gelen ve il dışından tayin gelen personel için banka ayrı bir ödeme yapmayacağından rakam sabit kalacak personel sayısı 5 yıl içinde yaklaşık iki katı artacağı göz önüne alınırsa her yıl çalışan başına düşen miktar gittikçe azalacak promosyon 5 yıl içinde eriyecektir. Denizli’nin ilçelerinde genellikle peşin ödemeli anlaşma imzalandığı da hesaba katılırsa ihmalden doğan adaletsizliğin ne boyutta olduğunu kamuoyunun takdirine sunuyoruz.

 

Bütün bu aksaklıklara, eksikliklere müdahil olması için komisyon üyesi sıfatıyla bulunun sendika temsilcisinin, hakkını korumakla görevli olduğu memurların aleyhine olan bu maddelere imza atmış olması başta basiretsizlik olmak üzere birçok şüpheli durumu akla getirmektir. İl Milli Eğitim Müdürlüğün yaptığı doğru ve verimli birçok hizmete gerekli gereksiz itiraz etmeyi marifet sayan komisyon üyesi yetkili sendika; bozuk saatin bile günde iki defa doğruyu söylediği yerde 5 yılda bir defa haklı yere itiraz etmesi gerekirken her zamanki hünerleri olan “sarı sendikacılığa” tarihe geçecek bir örnek vermiştir. Eğitim-Bir-Sen’in yetkili olduğu 400 personeli olan Sarayköy ilçemizde “devlet bankası olduğu için promosyon vermiyor” diye algılanan ziraat bankası ile 3 yıllığına peşin olarak 1170 liraya anlaşma imzalanırken; 6936 personelin olduğu, birçok özel bankanın bulunduğu il merkezinde 5 yıllık 6 şar aylık periyotlarla ve kaç lira verileceği sürekli değişebilen bir anlaşmaya imza atan adı yetkili ama çalışanları temsil etmeyen Türk Eğitim Sen’in yaptığı anlaşmayı kamuoyunun takdirine sunuyoruz.

Bütün bunların en vahim olanı protokole göre fesih hakkı dahil bir çok tasarrufun hizmeti alan İl Milli Eğitimde olması gerekirken maalesef tüm tasarruf hakları hizmeti veren bankaya verilmiştir.

 

Bizim açımızdan eğitim çalışanlarını tatmin etmeyen, tutarsız olduğu her halinden belli olan bu anlaşma iptal edilip, tatmin edici bir anlaşmaya imza atılmadığı takdirde sendikamız bu anlaşmadan doğan kayıp hakları mahkeme yoluyla arayacaktır. Eğitim çalışanlarının her türlü hakkının koruyucusu olan Eğitim-Bir-Sen bu konuda her tür gelişmenin yakından takipçisi olacak; etkili sendikacılık ile yetkili sendikacılık arasındaki farkı kamuoyuna ispatlayacaktır.

 

Kamuoyuna saygılarımızla duyurulur.