ANADOLU FEN SOSYAL BİLİMLER LİSELERİ 2012 ÖĞRETMEN SEÇME SINAVI KONU ÖZETLERİ- Eğitim bilimleri -ÇIKABİLECEK SORULAR
EĞİTİM PSİKOLOJİSİ
1– Eğitim psikolojisi; Psikolojinin bulgularının bireyineğitiminde nasıl kullanılacağını araştıran bir psikoloji
dalıdır. Dört alanda derinliğine araştırmalar yaparakeğitime katkıda bulunur.
a) Öğrencinin gelişimi ve tanınması
b) Öğrenciye elverişli ortamın hazırlanması
c) Öğrenmenin gerçekleştirilmesi
d) Öğrenilenlerin değerlendirilmesi
2 – Eğitim psikolojisinin bilgi toplama yöntemleri nelerdir?
Eğitim psikolojisinin en çok kullanıldığı
yöntemler: deney, bağıntısal ve olay incelenmesi yöntemleridir.
3 – Gelişimin öğeleri nelerdir?
Yaşamı boyunca insan, sürekli gelişme içindedir. Gelişimin öğeleri
ile öğrenmenin öğeleri benzerlik gösterir. Gelişimin öğeleri şunlardır: Çevre, kalıtım ve kişilik.
4 – Gelişimin niteliği nedir?
Gelişim kavramı, büyüme, olgunlaşma, hazır bulunuşluk ve
öğrenme kavramlarını içeren geniş sınırlı bir kavramdır.Büyüme, bedenin boy ve ağırlık yönünden artışına denir. Olgunlaşma ise, bireyin
bir işi yapabilecek düzeye ulaşmasıdır. Hazır bulunuşluk, olgunlaşmadan daha geniş sınırlı bir
kavramdır. Gelişim ise bireyin hem nicelik hem de nitelik yönünden belli
düzeylere ulaşmasıdır.
5 – Gelişim çağları ve görevleri nelerdir?
a) Doğum öncesi çağ: (Ananın döl yatağında geçen ortalama 280 gün)
b) Okul öncesi çağ: (0-2 yaş bebeklik çağı, 2-6 yaş birinci çocukluk
çağı)
c) Temel eğitim çağı: (6-10, 12 yaşlar arası ikinci çocukluk çağı, 12-13,
14 yaşlar arası erinlik çağı)
d) Orta öğretim çağı: (13-17 yaş arası ilk ergenlik çağı, 17-21 yaş arası
son ergenlik çağı)
6 – Bedensel gelişim nedir?
Bedenin, ağırlıkça artması ve boyca uzaması
yanında bedeni oluşturan tüm alt sistemlerin de büyümesini, olgunlaşmasını
içerir. Birey, döllenmeden doğuşuna ve doğuşundan okul çağına kadar bedensel
gelişimin genel çizgileriyle büyük bir kesimini tamamlar. Doğum öncesi gelişim,
kalıtımın ve çevrenin etkisi altındadır. Doğum öncesi çağın gelişim
bozukluklarının çocuğun ileriki yıllarda gelişimini de etkilediği
görülmektedir.
7 – Devimsel gelişim nedir?
Bireyin organlarının işleyişini, denetimi
altına almada gösterdiği becerikliliğin artmasıdır.
Birey, devinimi için gerekli temel becerilerin
tümünü okula başlamadan kazanır.
Okula başlayan öğrenciler arasında devimsel
gelişim bakımından büyük bireysel ayrılıklar görülür.
8 – Zekânın niteliği nedir?
Zekâ, bireyin tüm zihinsel güçlerini anlatan
bir kavramdır. Zekânın niteliğini tanımak için çeşitli kuramlar ortaya
konmuştur. Bunlar;
· İki etmen kuramı
· Çok etmen kuramları
· Küme etmen kuramı
· Zekâda uyum kuramı
İnsanın ne ölçüde bir zihin gücü ile doğduğunu
ölçmek, pratikte olanaklı değildir. Çocuğun zihinsel gücü onun davranışlarına
bakılarak tanınmaya çalışılır.
9 – Duygusal gelişim nedir?
Birey, çevresiyle etkileşimi sırasında az ya
da çok, haz ve elem yönünden bir duygunun içindedir. Dış ya da iç çevreden
gelen etkilerin, bireyde haz ya da elem türünden izlenimler yaratmalarına duygu
diyoruz. Bireyin davranışlarına daha yeğin etkide bulunan kamçılanmış, yeğin ve
güçlü duyguya ise coşku denir. Diğer alanlarda olduğu gibi duygusal gelişimde
de büyük bireysel ayrılıklar vardır. Aşağılık duygusu, huysuzluk, saplantı,
sinirlilik, aşırı duygusallık, duygusal hamlık, psikomatik rahatsızlıklar
istenmeyen duygulardır.
10 – Cinsel gelişim nedir?
Bireyin cinsel büyümesi, cinsel büyümesine
karşı sağlıklı tutum takınması, cinsel sorunlarını yenebilmesi ve olumsuz
cinsel dürtülerin denetim altına alınabilmesinde bilgili ve becerikli olması
cinsel gelişimi tanımlar.
11 – Toplumsal gelişim nedir?
Bireyin, aile, toplum, sokak, işyeri ve benzerleri
yerlerde başkaları ile iyi ilişkiler kurmasında; toplumsal kurallara uymasında;
toplumsal kuralları geliştirmesinde; kamu görevlerini yapmasında ve haklarını
kullanmasında toplumsal gelişimin etkisi vardır. Bireyin ne olduğu, ne olmak
istediği ve çevresince nasıl tanındığı konularındaki bilimselliğe benlik,
bireyin kendi kümesi ya da kültürü içinde yaşayanlar gibi davranmayı
öğrenmesine toplumsallaşma diyoruz.
12 – Törel gelişim nedir?
Bireyin ilk yaşlarından başlayarak yaşamı
boyunca, iyi ve doğru davranışları öğrenerek yapmasıdır.
Toplumca benimsenmiş, yerleşmiş eylem ve
yaşama biçimlerinin, kurallarının, görenek ve geleneklerinin, ortaklaşa
alışkanlıkların, tutulan yolların tümüne töre, bu konularda istenen
davranışlara ise, törel davranışlar denir.
13 – Bireyin öğrenme çevresi nedir?
Öğrenme bir çevrede oluşur. Çevre ise, bir
öğrenci için, yalnız okul değildir. Öğrencinin kişiliğinin gelişiminde ve
öğrenmesinde, aile çevresi diğer çevrelerden daha yüksek bir güce sahiptir.
Öğrencinin eğitiminde en önemli çevre etmeni
öğretmendir. İyi bir öğretmen, yeri geldiğinde öğrencinin gözünde ana babadan
ve tüm diğer kişilerden daha üstün tutulmaktadır.
Birey, güdülerini doyurması sırasında çoğu kez
çevresinden gelen engellerle karşılaşır. Bireyin, güdülerini doyurup dengeye
ulaşması için, bu engelleri yenmesi gerekir. Engellerin yenilmesi bir sorun
çözme eylemidir. Böyle bir süreç ise çevreye uyum çabasıdır.
Sınıfın, öğrenmeye elverişli bir biçimde
düzenlenmesi gerekir. Sınıftaki öğrenme ortamının iki yönü vardır. Birincisi
fiziksel çevre, ikincisi ise psikolojik çevredir.
14 – Öğretmenin niteliği nedir?
Birey, yaşayabilmek için gerekli tüm
davranışları öğrenmek zorundadır. Bireyin öğrenmesi, yaşam boyu sürdürülen bir
oluşumdur.
İnsanın nasıl öğrendiği hakkında değişik
görüşler, kuramlar vardır.
Bireyin bedensel ve düşünsel bir çaba
göstererek bir işi kolaylıkla ve ustalıkla yapabilmesine beceri denir.
Becerilerin kökeni devimsel gelişimdir.
Çoklu Zeka Kuramı :
Çoklu zeka kuramı Howard Gardner geliştirmiştir.
SAT ( (Scholastic Aptilude Test ) üniversite
eğitimi için gerekli nitelikleri taşıyıp taşımadığını gösteren bir testtir.
Gardner’e göre zeka : problem çözme kapasitesi
ya da değerli bir veya birden çok kültürel yapı ürününe şekil vermektir.
Gardner. Çoklu zeka kuramında temelinde
biyolojik ve kültürel boyutların olduğunu savunur.
Amstrong’a göre zeka gelişmelerini etkileye
çevresel faktörler
1. Kaynaklara ulaşım şansı
2. Tarihsel ve kültürel faktörler
ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ
_Öğrenme her
zaman belli bir durum karşısında kazanılan deneyim sonucu davranışlarda
sistematik bir değişiklik olmasını gerektirir.
_Öğrenme
süreklidir. Öğretmenlerin en etkili oldukları alan öğrenmedir.
_Öğrenme
kuramları : Belli fikirlerin önceden tasarlanmış plana uygun olarak yaşama
geçirilmesini sağlayan plandır.
Kuram hareket için temel alına izlene yoldur.
ÖĞRENME
KURAMLARI
Davranışcı kuramlar
Bağlantı kuramı
Diğer bazı
kuramlar
Bilişsel kuramlar
Gestalt
Kuramı
Alan
kuramı
DİĞER BAZI
KURAMLAR
Bilgiyi işleme kuramı
Sosyal öğrenme kuramı
Çoklu zeka
kuramı
Yapıladırmacılık
Beyin
temelli
öğrenme
_Öğrenmeyi
uyarıcı ve tepki arasındaki bağla açıklamaya çalışan davranışçı kuramlar ile
bireyin çevresi hakkındaki bilişleriyle ilgilenen bilişsel kuralar ana
kuramlardır.
_Davranışçı kuramlar : öğrenmenin uyarıcı ile davranış arasında bir bağ
kurularak geliştiğini ve pekiştirme yoluyla davranış değiştirmenin
gerçekleştiğini kabul eder.
Davranışçılar öğrenmeyi mekanik bir süreç
olarak ele alırlar.
_Bu
öğretimin ilkeleri:
_Kuram
öncüleri: I.Pavlov, J:B Watson E:L Thorndike E:R: Guthrie ve B:F Skinner
_Deneylerde
_zil
nötr uyarıcıdır. Yani tepkiye yol açmayan uyarıcı.
_Et
tozu şartsız uyarıcı, yani organizma için doğal olan ve tepkiyi otomatik olarak
meydana getiren uyarıcı.
_Salya
salgısı şartsız tepkidir. Yani organizmanın isteksiz olarak gösterdiği normal
bir tepkidir.
_Watson
davranışı kas faaliyetleri olarak tanımlar. Davranış çevreye uymak için bir
eylemdir der.
_Sonunculuk
ilkesi: Organizma belli bir durumda son olarak hangi davranışı göstermişse aynı
durumla tekrar karşılaştığında aynı davranışı gösterme eğilimindedir.
_Klasik koşullanma kavramları:
1.Genelleme:
2.Geçiş: önceki öğrenmelerdir.
3.Ayırt etme: farkında olma
4.Deneysel çözülme: sönme olayıdır.
5.Kendiliğinden geri gelme: sönen davranışlar
bir süre sonra yeniden canlanır.
_Klasik
koşullanma herhangi bir şeyin bağımlılığı ile ilgili terapilerde ya da davranış
bozukluklarının terapisi esnasında olumsuz davranışın söndürülmesinde kullanılır.
_Edimsel koşullanma : Skinner ortaya koymuştur. Pekiştirme ve ceza olmak
üzere iki öğesi vardır.
_Pekiştirme: istenilen ve istenilmeye davranışların
oluşturulması için uyarım ve tepkinin birbirine bağlanmasını amaçlayan işleme
denir. Bu işlemin araçlarına pekiştireç denir. Olumlu ve olumsuz diye ikiye
ayrılır.
_Olumlu pekiştireç: ortama konulduğunda belirli bir davranışı yapılma
olasılığını artıran uyarıcılardır.
_Olumsuz pekiştireç: ortamdan çıkarıldığında belirli bir davranışın
yapılma olasılığını artıran uyarıcılardır.
_Ceza: organizmaya istediği bir şeyin verilmemesi yada
istemediği bir şeyin verilmesidir.
_Ceza
davranışı yok etmez. azaltabilir. Ya da durdurabilir.
_Edimsel
koşullanma yaklaşımı otostik ve özürlü çocukların eğitiminde etkili bir şekilde
kullanılır.
_Bağlantı Kuramı : iki uyarıcının aynı ada tekrar tekrar ortaya
çıkmasıyla iki uyarıcının bağlantılı duruma gelmesi ve birinin diğerini
hatırlatması temeline dayanır.
_Kurucuları
: Edward Lee Thorndike
_Bağlantı
kuramı öğrenme ilkeleri
_Bilişsel kuramlar : (Gestalt) : biliş insan zihnin dünyayı çevresindeki
olayları anlamaya yönelik yaptığı işlemlerin bütünüdür. Bu kuramlar Dikkat,
algı bellek unutma ve geri getirme gibi bilişsel süreçlere odaklanır.
_Temel
Görüşleri.
_Gestalt Kuramı : Algılama üzerine yoğunlaşan bu kuramın öncüleri Max Wertheimer, Kurt kofta
ve Wolfgang Köhler dir öğrenmeyi bir ani kavrama olarak açıklarlar (Gestalt
kuramcıyla alakası yoktur)
_Kısaca
bu kuram bilincin bir bütün olarak algılanmasına dayanır. Bu kuramı eğitim ve
öğretime uygulamak için öğretmenin görevi algılamayı kolaylaştıracak öğrenme
ortamını yaratmak olmalıdır.
_Alan Kuramı : ( Kurt Lewin) Birey belli bir olayı bir bütün olarak algılayıp
yorumlamakta ve bu işlem sırasında organizma organize bir bütün olarak tepkide
bulunmaktadır.
_Not:
Gestalt ekolünde kavrayış Lewin’in kuramında algılama, kavrayış ve güdülenme
daha önelidir.
_Diğer Bazı Kuramlar
_Bilgiyi İşleme kuramı : Öğrenmeyi çevreden alına uyarıcıların anlamlı hale
getirilmesi belleğe depolanması kullanmak için hatırlanması ve davranışa
dönüştürülmesi süreci olarak ele alınır. (duyusal kayıt, kısa süreli belek,
uzun süreli bellek)
Bilgiyi işleme kuramının eğitim alanına
getirdiği en önemli katkı öğrenme stratejileridir. Bunlar tekrar,
anlamlandırma, örgütleme ve duyuşsal stretejilerdir.
_Duyusal
kayıt: Bilgiyi işleme sürecinin ilk aşamasıdır. Duyu organlarımızla
algıladıklarımız buradadır kapasitesi geniştir. Buradakilerin kısa süreli
belleğe geçişi için dikkat ve algı süreçleri gereklidir.
_Kısa
süreli bellek : duyusal kayıttan dikkat ve algı süreçleri sonunda ayrılan
bilgidir. Çok sınırlı bir bellektir, bilgi kullanıma hazırdır, hemen davranışa
dönüşebilir.
_Uzun
süreli bellek : yeni gelen bilgilerin eskilerle örgütlenerek saklandığı ve
sürekliliği olan depodur. Uygun kodlama yapılırsa geri getirim rahat olur.
_Not
: uzun süreli bellekte var olan bilgi ile kısa süreli bellekteki bilginin
ilişkilendirilerek transfer edilmesine kodlama, öğrenilen bilgilerin bellekte
saklanmasına depolama bellekte depolanmış olan bilgiye ulaşıp onu hatırlamaya
geri getirme denilir.
_Sosyal öğrenme kuramı: (Bandura) : başkalarını izleyerek çevreden öğrenmeye model alma
yoluyla gözlem yoluyla taklit ederek öğrene ya da sosyal öğrenme denir. Bu
Kuram bilişsel öğrenme kuramı ile analitik davranışçı kuramın birleştirilerek
ortaya konulan bir çeşit orta yol kuramıdır.
_Temel İlkeleri:
Gözlem yoluyla öğrenme süreçleri
dikkat hatırlama, davranışa dönüştürme ve güdülemedir
_Çoklu zeka kuramı: (Howard Gardner): Zeka bir ya da daha fazla kültürel
yapıda değeri olan bir ürüne şekil vere ya da sorunları çözme yeteneğidir.
Çoklu zeka Türleri
_Eğitime
katkısı.. öğrencileri istedik duruma getirebilmek içi eğitim programlarını
planlama olanağı sağlaması ve disiplinlerde öneli kura ve konuları öğrenmeye
çalışan daha fazla sayıda öğrenciye ulaşmayı sağlamasıdır.
_Yapılandırmacılık : Bir bireyin nasıl anladığını ve öğrendiğini açıklaya
bilginin doğasına ilişkin kuramdır. Bilişsel kuramdan en önemli farkı
değerlendirme konusudur. Bilişsel kuramlarda değerlendirmede nesnellik ön
planda iken yapılandırmacılıkta öznellik ön plandadır.
GELİŞİM PSİKOLOJİSİ
Gelişim psikoljisi, doğumundan ölümüne
kadar insanda meydana gelen fiziksel, psikolojik, bilişsel ve davranışsal
değişimleri inceleye psikoloji dalıdır.
Gelişim psikolojisi gelişim dönemleri
1. Bilişsel gelişim
2. Ahlak gelişimi
3. Psiko-seksüel gelişim
4. Psiko-sosyal gelişim
Gelişimle ilgili temel ilkeler:
1. Gelişim kalıtım ve çevrenin etkileşimi
sonucunda gerçekleşir.
2. Gelişim süreklidir ve belli aşamalar
halinde gerçekleşir.
3. Gelişim nöbetleşe gerçekleşir
4. Gelişim baştan ayağa içten dışa doğru
gelişir
5. Gelişim genelden özele doğru gelişir.
6. Gelişim bir bütün içerisinde gelişir
7. Gelişimde kişiler arsı farklılıklar vardır
8. Gelişimde kritik dönemler vardır.
Olgunlaşma: fiziksel açıdan büyüyen organizmanın yaşa bağlı
fiziksel işlevleri yerine getirmesini sağlayan biyolojik değişimi açıklar.
Hazırbulunuşluk: Bireyin fiziksel biyolojik psikolojik etmenler
açısından öğrenmeye hazır olması durumuna denir.
Büyüme: organizmada zamanla meydana gelen niceliksel olarak
gözlenebilen fiziksel değişimlere denir. (gelişmede öğrenme vardır)
Bedensel gelişim:
Doğum öncesi dönem-bebeklik dönemi(0-2)- ilk
çocukluk dönemi (2-6) – okul dönemi(6-12) – Ergenlik dönemi (12-18)
1. Doğum öncesi dönem: döllenen yumurta ikinci
ay sonunda insana özgü özeliklerini alır ve organlar oluşmaya başlar. Bu dönem
yaşam boyunca gözlenen en hızlı gelişim dönemdir.
2. Bebeklik dönemi (0-2): organizmada en hızlı
bedensel gelişimin olduğu dönem doğumdan sonraki bir yıldır. Psikomotor gelişim
açısından bebek altıncı ay sonunda oturabilir.
3. İlk çocukluk dönemi(2-6):
4. Okul dönemi(12-18): en hızlı gelişimi
ergenlik döneminde göstermektedir.
Bilişsel gelişimPiaget)
İnsanın dünyayı algılamaya ve anlamaya yönelik
zihinsel etkinliklerinin gelişmesi ve daha etkili hale gelmesidir.
Bilişsel gelişim dönemleri: duyusal motor
dönem(0-2) – işlem öncesi dönem (2-7) Somut işlemsel dönem (7-11,12) – somut
işlemsel dönem (12 yaş ve üstü)
1. Duyusal motor dönem (0-2): bebekler dünyayı
reflekslerle ve fiziksel tepkilerle anlamaya çalışır. Dönem sonunda nesne
devamlılığını kazanır.
2. İşlem öncesi dönem (2-7): ben merkezci
düşünmeye başlar.
3. Somut işlemsel dönem (7-11): Bu dönemde
işlemleri tersine çevirebilir. Korunum kavramını kazanır.
4. Soyut işlemsel dönem (12 üstü):
Ahlak gelişimi:
Piaget’e göre ahlak yargılarının gelişimi
bilişsel süreçlerin gelişimi ile işkilidir ve dışa bağımlı döneden özerklik
dönemine doğru gelişir.
1. Dışa bağımlı dönem (6-12) : çocuk otoriteye
itaatin olumlu bir davranış olduğunu ve otorite tarafından belirlenen biçimde
yapılan her davranışın doğru olduğunu düşünür.
2. Özerk Dönem (12 üstü) başkalarının
değerlendirmeleri ne göre değil kendi yaptıkları değerlendirmelere göre karar
verirler. Davranışın altında yatan niyete göre değerlendirirler.
Kohlberg’ ahlak gelişimi kuramı: üç düzey ve toplam altı döne
önermiştir.
1.Düzey I gelenek öncesi düzey: kişi cezadan
kaçınır. Ödül kazama güdüsü ile ölçütlere göre yargıda bulunur. kendi
gereksinimleri ön plandadır.
A) Dönem I itaat ve caza eğilimi: piaget’in ahlaksal
düşüncenin birinci dönemi (dışa bağımlı dönemi)ile benze özelliklere sahiptir.
B) Dönem II Saf çıkarcı eğilim: başkalarının
da gereksinmelerini göz önüne almakla birlikte ön planda olan kendisidir.
Çıkarcı anlayış vardır.
2.Düzey II geleneksel düzey: kişi geleneksel
sosyal düzeni korumaya ve toplumsal beklentilere uygun davranmaya
eğilimindedir.
A) Dönem III iyi çocuk eğilimi: başkaları
tarafından onay almak başkalarını mutlu etmek bu dönemde oldukça önemlidir.
B)Dönem IV Otorite ve Sosyal Düzenin Devam
Ettirilmesi: ön planda olan toplumsal kuralardır ve tolumun onayı önelidir.
3.Düzey III Gelenek Sonrası Dönem: kişi diğer
kişilerin yargılarından ve otoriteden bağımsız olarak kendi yargılama sistemini
oluşturur. Ve evrensel ahlak ilkelerine göre davranışları değerlendirir.
A) Dönem V Demokratik olarak kuralları kabul
etme:
B) Dönem VI Evrensel ilkeler: bu dönemde artık
kanunların da üstünde olan adalet eşitlik vb soyut ilkelerin kavramlaştırılması
yapılır. Kişinin hakları ve yaşamı değerlidir.
Psiko-Seksüel Gelişim (Freud).:
Oral-anal-fallik-gizil-genital olmak üzere 5
evre ile gelişimsel süreci ifade etmektedir.
1. Oral dönem (doğumdan 1 yaşa kadar ):
özelikle kişinin çeşitli nedenlerle kaygı yaşadığı kendini güven içinde
hissetmediği durumlarda bağımlılık eğilimi artar.
2. Anal Dönem (1-3): çocuğa tuvalet eğitiminin
verileye başladığı dönemdir. baskıcı bir tutum içinde bu eğitim verilirse çocuk
ilerde tutucu olur.
3. Fallik dönem (3-6): Oedipus karmaşası;
çocuğun kendi cinsinden olan ebeveynine düşmanca duygular, karşı cinsten olan
ebeveynine is cinsel duygular beslemesidir. bu karmaşa çocuğun gelecekte karşı
cinse ve otoriteye karşı sahip olacağı tutumlarını belirler.
4. Gizil Dönem (6-12)sakinlik dönemdir. Çocuk
cinsiyet rol kimliğine ilgi duymaya başlar Hem kız hem de erkek çocuklar kendi
cinsinden olan arkadaşları ile birlikte olmayı tercih eder.
5. Genital Dönem (12 yaş üstü): meydana gelen
hızlı fiziksel ve biyolojik değişimlerle birlikte cinsel dürtülerde artar ve
cinsel duygular karşı cinse doğru yönelir.
Psiko-Sosyal Gelişim: (Erikson):
Erikson’a göre insan yaşamı boyunca sekiz
kritik evreden geçer ve her evrede çözmesi gereken çatışma vardır.
1. Dönem 1. güvene karşı Güvensizlik (Doğum
ile 1. yaşın sonuna kadar): Çocuk yetişkinler tarafından sevgi görmezse,
gereksinimleri karşılamazsa hem kendisi ehemde çevresine karşı güvensiz olur.
Freud’un oral dönemine karşılık gelir.
2. Dönem 2 Özerkliğe karşı utanç ve kuşku (2-3
yaş): Freud’un anal dönemine karşılık gelir.çocuğun kendini denetlemesinde
nasıl davranacağına kendi karar vermesinde etkilidir.
3. Dönem 3 Girişkenliğe karşı suçluluk (4-5)
Freud’un fallik dönemine karşılık gelir. çocugun davranışları sınırlandırılırsa
çocuk suçluluk duygusuna kapılır. gidereceği ortam sağlanırsa çocuk girişken
bir kişilik özelliği kazanır.
4. Dönem 4 Başarıya karşı aşağılık duygusu
(6-12) : Freud’un gizil dönemine karşılık gelir. yaptıkları onaylanan ve takdir
edilen çocukta başarı duygusu gelişir. Yaptıkları önemsenmez engellenirse
çocukta aşağılık duygusu gelişir.
5. Dönem: Kimliğe karşı kimlik
karmaşası(12-18): Freud’un genital dönemine karşılık gelir. Ergen için ön
planda olan arkadaş gruplarıdır.
6. Dönem: Yakın İlişkilere Karşı soyutlanma
(Genç Yetişkinlik) : Ergenlikteki kimlik karmaşasını çözümleyememişse,
başkaları ile yakın ilişki kurmaktan kaçınır, kendini çevresinden soyutlar.
7. Dönem : Üretkenliğe karşı Kısırlık (Orta
Yetişkinlik Dönemi) : Kişi toplum için yararlı bir şeyler yapamadığı duygusuna
kapılırsa durgunluk yaşar ve yalnızca kendi çıkarlarını gözeten kendi doyumu
için yaşayan biri olur.
8. Dönem : Ego Bütünleşmesine Karşı Mutsuzluk
(İleri Yetişkinlik) .
ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
EĞİTİMDE ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
1 – Ölçme ve değerlendirme kavramları
arasında ne fark vardır?
Ölçme, bir varlık veya olayın belli bir
özelliğe sahip oluş derecesini belirleme işlemidir. Eğitimde ölçme, genellikle
öğrencilerin belli bir takım davranışları, öğrenme derecelerini belirlemesi
olarak kullanılır.
Değerlendirme, ölçme ile ortaya konulan duruma
bir anlam verme işlemidir. Eğitimde değerlendirme; belli bir takım
davranışların öğrenilme derecesi ölçme ile ortaya konulduktan sonra bu ölçme
sonuçlarına dayanarak neler yapılacağının kararlaştırılması şeklinde görülür.
2 – Ölçme de kullanılan ölçekler nelerdir?
Ölçmede kullanılan ölçekler çok çeşitli
olmakla birlikte en çok kullanılanlar şunlardır.
a) Sınıflama ölçekleri.
b) Sıralama ölçekleri.
c) Eşit aralıklı ölçekler.
d) Oranlı ölçekler.
Eğitimde kullanılan ölçme araçları genellikle
sıralama ölçekleri veya eşit aralıklı ölçekler grubuna girer.
3 – Sözlü sınavlarının yararlı ve sakıncalı
yönleri nelerdir?
Normal olarak bir defada birkaç soru
sorulabilir. Zaman alıcıdır her öğrenciye çok az soru sorulabilir. Her
öğrenciye farklı soru sorulması gerekir. Bunlar sözlü sınavlarının sakıncalı
yönleridir. Sözlü sınavlarla konuşma becerilerini, veya sözlü ifade gücünü
ölçebiliriz. Bu yönüyle yararlıdır.
4 – Uzun cevaplı yazılı sınavların yararlı
ve sakıncalı yönleri nelerdir?
Bu sınavlar subjektifler yazma becerileri ve yazılı
anlatım gücünün ölçülmesi dışında başvurulmaması gerekir.
5 – Kısa cevaplı yazılı sınavların
özellikleri nelerdir?
Dersin kapsamının iyi bir şekilde örneklenmesi
sağlanabilir. Subjektiflik büyük ölçüde azalmaktadır. Planlama daha kolaydır.
Her düzeyde öğrenme ürünleri yoklanabilir.
6 – Seçmeli testlerin özellikleri nelerdir?
Bilinen en gelişmiş testlerdir. Çok sayıda
soru sorulabilmesi soruların açık ve anlaşılır birer biçimde ifade edilmesi
şartıyla güvenirliği yüksektir.
7 – Değerlendirmede kullanılan ölçütler
nelerdir?
Değerlendirmede, zamana, yere ve duruma göre
değişmeyen, mutlak ölçütler veya zamana, yere veya duruma göre değişebilir
bağıl ölçütler kullanılmaktadır. Eğitimde öğrencileri tanıma ve yerleştirme,
öğrenme eksiklikleriyle güçlükleri belirleme ve öğrenci düzeylerini belirleme
amacıyla değerlendirme yapılır.
8 – Bir test planında neler bulunmalıdır?
Test planında; testin amacı, testin davranış
ve konu boyutlarıyla birlikte kapsamı yani belirtme tablosu, yararlanılacak
test madde veya durumları, teste konacak test maddeleri sayısı, testin düzeni
ve puanlama koşulları bulunur.
9 – Ölçme ve değerlendirmede kullanılan
bazı kavramlar nelerdir?
ANKET : Bir veya daha fazla konularda belli kimselerin
bilgi, tavır, ilgilerini öğrenmek amacıyla düzenlenen soru listesidir.
ARAŞTIRMA : Önemli bir soruya cevap bulmak veya bir probleme
çözüm amacıyla yürütülen, gözlem, deney, ölçme, hipotez kurma ve doğrulama gibi
bilimsel işlemleri içine alan sistematik inceleme,
ARİTMETİK ORTALAMA : Bir dizideki puanların toplamının diziyi teşkil eden
puan sayısına bölünmesiyle elde edilen değer.
8 öğrencinin puanların toplamı 440 olduğuna
göre aritmetik ortalama
X = 440/8 = 55’dir. Formül : Σ X
[IMG]file:///C:/DOCUME~1/oem/LOCALS~1/Temp/msohtml1/01/clip_image001.gif[/IMG]
X =
N
DEĞERLENDİRME : Öğrenci davranışlarında beklenen gelişmelerin ne
derece gerçekleştiğini ortaya çıkarma işlemi.
DENEME GURUBU : Bir deneme sürecinde bağımsız değişkenin etkisine
maruz tutulan grup.
DENEY : Bir hipotezi doğrulama amacıyla şartları kontrol
edilen inceleme tipi;
EĞİTİM : İnsan davranışında bilgi, beceri, anlayış, ilgi,
tavır, karakter v.b. önemli sayılan kişilik nitelikleri yönünden belli
gelişimler sağlamak amacıyla yürütülen bir tesirler sistemidir.
FREKANS : Her hangi bir seri veya dizide aynı değerlerin geçiş
sayısı.
FREKANS DAĞILIMI : Bir diziye ait her puan veya puan gurubu basamağı
karşısında o basamaktaki puan sayısını gösteren dağılım.
GEÇERLİK : Bir testin ölçmek amacı güttüğü şeyi gerçekten ölçme
niteliği, testin kullanılış maksadına uygunluk derecesi.
GRAFİK : Aynı aralıkta bir seri yatay ve dikey hatlar
üzerinde bilgi vermek, mukayeseler yapmak ve ilişkileri canlandırmak üzere
kullanılan diyagram.
GÜVENİRLİK : Bir testin ölçmesi gereken bir şeyi, her
tekrarlanışında aynı olarak ölçme niteliği, ölçme hatasından uzaklık.
HAM PUAN : Bir test uygulamasında elde edilen ve henüz standart
puan ve diğer ölçülere dönüştürülmemiş ilk puan.
HİPOTEZ : Bir problemi veya inceleme konusu, olayları
açıklamaya, gözlem ve deneyimleri yönlendirmeye yarayan henüz doğrulanmamış
veya yeteri kadar doğrulanmamış yargı, tahmin veya teori.
KORELASYON : Aynı gruba ait iki gözlem dizisi arasındaki ilişki
veya münasebet.
KORELASYON KATSAYISI: İki gözlem dizisi arasındaki ilişki derecesinin ölçüsü
veya indeksi (r) (-1’den +1’e kadar alır)
MADDE GEÇERLİĞİ : Maddenin ayırma gücü.
MERKEZİ EĞİLİM : Bir dağılımdaki gözlemlerin mutlak değer veya
frekans bakımından bir noktada toplanma eğilimi.
MEYDAN : Bir seriyi teşkil eden sayı veya puan adedini ikiye
bölen nokta veya değer (ORTANCA)
MOD : Bir seride frekansı en yüksek olan sayının isabet
ettiği nokta veya değer.
NORMAL DAĞILIM: Bir serideki değer veya ölçülerin ortalamanın
etrafında simetrik, çan biçiminde frekans dağılımı.
ORTALAMA : Bir grup puana ait tipik veya en fazla temsil gücü
taşıyan sayı, Aritmetik ortalama, medyan, mod gibi. Ortalama denince aritmetik
ortalama anlaşılır.
ÖLÇME : Bir veya daha fazla kişilerde var sayılan bir
değişken niteliğinin miktarını veya derecesini tespit ve bunun sayı ile ifadesi
işlemi.
ÖRNEKLEM : Bir evreni belli yönlerden teslim etmek üzere evren
ünitelerinden bir kısmını içine alan bir parça.
PUAN : Kişinin bir test üzerindeki başarısını veya durumunu
nicelik yönünden belirtmek için kullanılan sayı.
RANDOM (ÖRNEKLEM) : İhtimaliyet hesaplarının uygulanmasına elverişle
örneklem tipi. Evrene dahil her üniteye aynı ihtimaliyet derecesi ile içine
alma özelliğini taşıyan örneklem.
SERİ GENİŞLİĞİ : Bir değişkenle ilgili olarak gözlenen en büyük ve en
küçük değerler arasındaki fark; örneğin, bir sınıfın bir test uygulamasından
aldığı puanların en yükseği ile en düşüğü arasındaki fark gibi.
SIRALAMA : Testten elde edilen puanları değerlerine göre
yukarıdan aşağı dizme.
STANDART : Belli bir seviye ölçüsü, eğitimde ulaşılmak istenen
hedef veya amaç: Örneğin, müfredatta herhangi bir sınıf için tespit edilen
konuların bilgisi o sınıfın bilgi standardı demektir.
STANDART HATA : Bir gözlemin veya istatistiğin ihtiva ettiği ölçme
hatası. Gözlem değerinin farazi doğru değerden olan sapması.
STANDART KAYMA : Bir seride ortalamadan olan kaymaların karelerinin
ortalamasının karekökü.
STANDART PUAN : Bir ham puanın standart kayma birimi ile ifadesi.
T-PUANI : Bir ölçek üzerinde normalleştirilmiş standart puan.
Normalleştirme, standart puanın (z-puanının kesirden kurtarılması için sabit
bir sayı ile, örneğin 10 ile çarpılması ve (-) işaretinden kurtulması için
çarpımın sabit bir sayı ile örneğin 50 ile toplanması işlemidir. T = z.10 + 50
böylece T – puanlarına dönüştürülmüş bir puan dağılımının ortalaması 50,
standart kayması 10’dur.)
TEST : Yetenek, başarı, ilgi gibi kişiye ait değişken
nitelikleri ölçmek üzere hazırlanmış bir imtihan, seçme veya teşhis aracı.
VARİYANS : Puanların ortalamaları etrafındaki yayılmaların
ölçüsü. Ortalamalardan kaymaların karelerinin ortalaması alınarak bulunur.
Karekökü standart kaymayı verir.
VERİ : Gözlem veya ölçme ile elde edilen, henüz
yorumlanmamış bilgi.
YORUMLAMA : Tahlil veya tasnif edilen ham bilgileri
değerlendirme veya manalandırma.
YÜZDELİK : Bir frekans dağılımında herhangi bir nokta altında
kalan puanların yüzdesi o noktanın isabet ettiği yüzdeliği gösterir. Örneğin:
Puanların % 50 si medyan noktası altında kaldığından, medyan 50. yüzdeliktir.
z - PUANI : Standart puan z puanlarının dağılımında ortalama
sıfır standart kayma 1’e eşittir. Bir ham puanın z – puana dönüştürülmesi için,
puanın ortalamadan olan uzaklığı dağılımın standart kaymasına bölünür. z –
puanların değeri kabaca (-3’den +3’e kadar değişir)
EĞİTİM FELSEFESİ
_Felsefe:
bilgelik arayışıdır.
Bilim
Felsefe
Gerçeği parçalara ayırarak inceler
Gerçeği bir bütün olarak ele alıp inceler
Gerçeğe bilimsel yöntemi kullanarak ulaşmaya
çalışır
Gerçeğe akıl yürütme yolarını kullanarak diğer
bir deyişle önermeler yoluyla ulaşmaya çalışır. Önermeler birbiriyle çelişmez
Süreçtir
Süreçtir
Bilimsel önermeler deney gözlem ve araştırma
yoluyla kanıtlanır
Felsefi önermeler kanıtlanacak nitelikte
değildir. Temele alınan bir önermeden onunla çelişmeyen önermeler elde edilir.
Elde edilen bilgi ne kadar kesin olursa olsun
yine de bilim adamları tarafından eleştirisel gözle bakılır.
Elde edilen bilginin kesinliğini kanıtlamak
olanaklı değildir. Ve eleştirisel gözle bakılır.
_Bilgi:
nesne ve olgular arasındaki ilişkilerin sistematik ifadesi olan bir fikir ya da
düşünce bütünüdür.
_Felsefi bilgi: Özellikleri
1.Gerek düzensiz bilgiyle gerekse bilimsel
bilgilerle cevaplandırılmayan konular ve soruların cevabını vermeye çalışır.
2.Bilimsel bilgilerin vermiş olduğu sonuçlar
üzeride kurulmuş olan daha genel görüşler ileri sürer.
_Bir
değer kendi dışında bir amaç taşımıyorsa evrensel kendi dışında bir amaca
yönelik ise bağlı bir değerdir.
_Felsefenin ilgili olduğu alanlar:
_Ontoloji/varlık
felsefesi – Bilgi felsefesi – Aksiyoloji – Değerler Felsefesi
Ontoloji/Varlık Felsefesi : Metafizik,
varlığın hakikatin gerçekliğin ne olduğu üzerinde durur.
_Bilgi
felsefesi : tüm bilgilerimizin deneyimlerimizden kaynaklandığını savunur.
Rasyonalistlerin aklı, ampristlerin deneyi, sezgicilerin de zeka ve sezgiyi
bilgi kaynağı olarak kabul ettikleri söylenebilir.
_Ahlak
felsefesi : ahlakın kaynağı ve niteli ile ilgili sorulara cevap arayan
teoridir.
_Eğitim felsefi İşlevi: Eğitim felsefi işlevi yalızca eğitim sistemini
açık ya da üstü örtük etkileye bu varsayım kuram, değer ve ülkeleri çözümle
yoluyla aydınlatmaya, geçerlik ve tutarlık ölçütlerini belirlemeye çalışır.
Görevi yasa koymak değil var olan yasaları irdelemektir. Eğitim felsefesi
eğitime yön veren amaçları şekillendiren ve eğitim uygulamalarına yol gösteren
bir disiplin ve ya sistemli fikir ve kavramlar bütünüdür.
_Felsefi Yaklaşımlar : felsefe temel sorunlara inan düşüncenin bir
çatışma alanıdır. Felsefi yaklaşımlar şunlardır. İdealizm – Realizm –
Pragmatizm – Natüralizm – Varoluşculuk.
_İdealizm : Tüm varlığı ruhsal sayar. İdealist eğitimin amacı
ruhsal olan gerçekliğe ulaşmak onunla bütünleşmektir. Temelde idealist eğitim
totoliter niteliktedir.
_Realizm : İdealizme karşı bir görüştür. Dış dünyanın
algılarımızdan bağımsız olarak var olduğunu savur. O kişinin doğal ve kültürel çevresiyle
uyum içinde olmasını amaçlar. Bu eğitim temelde ideal bir dünya kurmaya değil
ar olan gerçek dünyayı anlamaya onunla uyum sağlamaya yöneliktir. Realist
eğitim bir anlamda tutucudur. Beğenilere değil insanlığın kalıcı nitelikte
saydığı bilgi, beceri ve davranış birikimine ağırlık verir.
_Pragmatizm : değişme gerçekliğin özünü oluşturur. Gerçeklik ise
deneyimlerimizle oluşan bir süreçtir. Dünyayı insanın çevresiyle etkileşiminin
bir ürünü sayar. Bir anlamda her şeyin ölçüsü insandır. Pragmatizm’e göre
eğitimin amacı bireyleri yetiştirmektir. Bu çerçevede bireylere daha sonraki
yaşantılarının kontrolünü ve yönlendirmesini sağlayan temel bilgiler
kazandırılmalıdır.
_Natüralizm: doğanın tüm gerçeklik olduğu düşüncesinden hareket
eder. J.J. Russeau bu felsefenin düşünürlerindendir. Natüralist felsefeye göre
eğitim temel amacı toplumun yapaylığına karşı kedi kendine gelişe özgür bir
insan doğası yaratmaktır.
_Varoluşçuluk felsefesi: insana öne verir. İnsanın hayatı boyunca ne
yapacağına kendisinin karar vermesi ve hür olduğu görüşleri ağırlık kazanır.
Varoluşçular her insanın farlığına işaret ederek eğitimde standartlaşma ve
homojenleştirmeye karşı çıkmaktadırlar.
_Eğitimde Felsefi akımlar: eğitim sistemleri kurulurken öncelik hedeflerde
olmalıdır. Hedeflerin niteliği konusunda karar verirken felsefeye başvurmak
gerekir. Saptana hedef davranışların dayandığı felsefeler ile, daha sonra onu
gerçekleştirmek için tasarlanacak öğretme-öğrenme yaşantılarına şekil verecek
ölçütler takımı arasında felsefi bir tutarlık sağlanmalıdır. Bu akımlar
şunlardır.
_İdealist
felsefeye dayanan daimcilik
_Realist
felsefeye dayan esasicilik
_Pragmatik
felsefeye dayan ilerlemecilik ve onun yeniden devamı ola kurmacılık
_Metaryalist
Felsefeye dayanan politeknik eğitim
_Varoluşculuğa
dayanan varoluşçu eğitim
_Olabilirlik
felsefesine dayana programlandırılmış eğitim
_İlerlemecilik : pragmatik felsefenin eğitime uygulanışıdır. Bu
felsefe değişmeyi gerçeğin esası olarak görürür. İlkeleri şunlardır.
_Esasicilik : Daha çok programların konu alanı üzerinde durur ve
zamanın tecrübesinden geçmiş kalıcı temel konuların ve değerlerin seçimine önem
verirler. İlkeleri şunlardır
_Daimicilik : Eğitimin evrensel nitelikteki belli gerçeklere göre şekillendirilmesi
üzerinde dururlar. Eğitimde insan zihninin gelişmesine önem verilmesi gerekir.
İlkeleri şunlardır.
_Yeniden yapılandırmacılık: Dayandığı felsefe pragmatizmdir. John Dewey temsilcilerindendir. Eğitim
yeni bir toplumsal düzen yaratmaya girişmelidir ceza yöntemi kesinlikle
kullanılmamalıdır der.
_Varoluşculuk: insana önem verirler.
_Meteryalizm: eğitim kurumunun özelliklerini belirleyen o
toplumsal yapının üretim biçimi alanına giren alt yapı adı verile üretim
güçleri ve ona bağlı üretim ilişkileridir.
EĞİTİM YÖNETİMİ VE EĞİTİM SİSTEMLERİ ve EĞİTİMLE İLGİLİ PROJELER
Avrupa Birliği Eğitim, Gençlik ve Başarı Karşılaştırma Projeleri, Kredi Transfer sistemi ve Uluslar arası Bakalorya
_Eğitim 7
Şubat 1992 tarihli Maasrich anlaşmasının 126. ve 127. maddelerinde yer almış ve
AB’nin öncelikli gündem konusu olmuştur.
_Ülkemizde
Ocak 2002 tarihinde Bakanlar kurulu Kararı il Devlet Planlama teşkilatı
bünyesinde Ulusal ajans görevini yerine getirmek üzere bir daire başkanlığı
kurulmuştur. (AB Eğitim ve Gençlik Programları Dairesi)
_Socrates : Avrupa birliğinin genel eğitim alanındaki programına
socrates denilmektedir. Programın birinci aşaması 1995-1999 da tamamlanmıştır.
İkinci aşaması 1 Ocak 2000- 31 Aralık 2006 dönemini kapsamaktadır.
Antlaşma aynı zamanda Birliğin bütün
vatandaşlarını hayat boyu öğrenme imkanlarını geliştire taahhüdünü
içermektedir.
Socrates programı 8 alt programdan
oluşmaktadır bunlar:
ÖĞRETMEN YETERLİLİKLERİ
Öğretmen yeterlilikleri MEB öğretmen
yetiştirme ve eğtim genel müdürlüğünün eşgüdümünde belirlenmiştir.
A.Genel İlkeler
1.Genel kültür
2.Özel alan
3.Eğitme – öğretmen yeterlilikleri
B.Yeterlik belirleme ilkeleri
1.Ölçülebilirlik
2.Genellik
3.Bütünlük
4.Tekrarlanabilirlik
5.işlevsellik
C.öğretmen yeterliliklerinin kullanılacağı
yerler
1.öğretmen yetiştirme politikalarının
belirlenmesi
2.öğretmenlerin hizmet öncesi eğitim
3.Öğretmenlerin seçimi
4.öğretmenlerin denetlenmesi ve
performanlarının değerlendirilmesi
5.Öğretmenlerin hizmet içi eğitim
6.Öğretmenlerin kendilerini geliştirmesi
D.Yeterlik alanları
1.Genel kültür
2.Özel alan
3.Eğitme – öğretme yeterlilikleri
a.öğrenciyi tanıma
b.Öğretimi planlama
c.Metaryal geliştirme
d.öğretim yapma
e.Öğretimi yönetme
f.Başarıyı ölçme ve değerlendirme
g.Rehberlik yapma
h.Temel becerilerigeliştirme
i.Özel eğitime gereksnim duyan öğrencilere
hizmet etme
j.Yetişkinleri eğitme
k.Ders dışı etkinliklerde bulunma
l. Kendini geliştirme
m. Okulu geliştirme
n.Okul çevre ilişkilerini geliştirme
ÇOKLU ZEKA KURAMI
Çoklu zeka kuramı Howard Gardner
geliştirmiştir.
SAT (scholashic Aptilude test) Üniversite
eğtimi için gerekli nitelikleri taşıyıp taşımadığını gösteren testtir.
Gardner’e göre zeka: problem çözme kapasitesi
ya da değerli bir veya birde çok kültürel yapı ürününe şekil vermektir.
Gardner çolu zeka kuramında temelinde
biyolojik ve kültürel boyutların yer aldığını savunur.
Amstrong’a göre zeka gelişmesini etkileyen
evresel faktörler
1Kaynaklara ulaşım şansı
2.Tarihsel ve kültürel faktörler
3.Coğrafi faktörler
4.Ailesel faktörler
5.Durumsal faktörler
Çoklu Zeka modeline Göre Zeka Çeşitleri
1.Bedensel-Kinestetik Zeka
2.Kişiler arası – sosyal zeka
3.Benlik bilgisi
4.Mantıksal- matematiksel Zeka
5.Müzik ve Ritmik zeka
6.Görsel ve uzaysal zeka
7.Sözel Dilsel zeka
8.Doğa (Naturalistik Zeka)
TAM ÖĞRENME
Tam öğrenme kuramı Amerikalı eğitimci Benjamin
Bloom Tarafından ortaya atılmıştır.
Öğrenci Özellikleri
1.Bilişsel giriş davranışları (Ön Öğrenme)
2.Duyuşsal giriş özellikleri (Tutum, ilgi,
başarma inancı)
Öğretim Yöntemi
Öğrenme üniteleri (işlenecek ünite); öğretimin
niteliği yani öğrenciye uygunluğu da öğrenme ünitelerini kapsar
Öğrenme ürünleri
1.Öğrenme düzeyi ve çeşidi
2.Öğrenme hızı
3.Duyuşsal ürünler
PROBLEM ÇÖZME YOLUYLA ÖĞRENME
Problem çözme yöntemlerini ortaya atanlar
Dewey, Barth, West İdol
Problem çözme yöntemleri
1.Deneme sınama yoluyla ; Tundike, ortaya
atmıştır Davranışçı psikologlar geliştirmiştir.
2.Kavrama yoluyla öğrenme ; Gestalt, Köhler.
Psikologlar geliştirmiştir.
3.Var olan modellerle problem çözme ; Gagne ,
Glasser
PROJE TABANLI ÖĞRENME
Hedefe uygun bir projenin seçilip öğretmenin
yardımcı ve rehber öğrenci ise özerk ve kurgulayacıdır. Her senaryonun sonunda
gerçekçi ve öğrenci tarafından geliştirilmiş bir ürün ortaya çıkar.
İŞBİLİĞİNE DAYALI ÖĞRENME
İşbirliğine dayalı öğrenme öğrencileri küçük
gruplar oluşturarak bir problemi çözmek yada bir görevi yerine getirmek üzere
ortak bir amaç uğruna birilikte çalışma yoluyla öğrenme yaklaşımıdır.
İşbirliğine dayalı beceriler 4 ‘e ayrılır
1.Grup oluşturma
2.Görevi yerine getirme
3.grup çalışmalarını formüle etme
4.olgunlaştırma
İşbirlğine dayalı öğrenme teknikleri
1.öğrenci timleir tekniği (slavin)
2.tartışma grubu tekniği (Sharan, Lacarovvite)
3.Ayrılıp birleşme tekniği(Aranson)
4.Takım oyun turnuva tekniği
ETKİN ÖĞREME
Yapılan şeylere öğrencinin katılımını ve
yaptığı şeyler hakkın da düşünmesini sağlaya bir öğrenme biçimidir.
ÖĞRETİMİ PLANLAMA
Öğretimi planlama; öğretim etkinliklerinin en
rasyonel ve düzenli şekilde nasıl yürütüleceğinin önceden ortaya konmasıdır.
Plan yapmak 2089 sayılı TD. Zorunlu hale
getirilmiştir.
Plan çeşitleri
1.yıllık plan
2.Ünite planı
3.Günlük plan
a.Ders planı
b.Gezi gözlem planı
c.Deney planı
Yıllık plan kendi başına ya da zümre öğretmenleriyle
birlikte yapabilir.
Yıllık plan bölümleri
1.Süre
3.konu
3.Amaçlar
4.Yöntmem ve teknikler
5.Kaynak araç ve gereç
6.Deney gezi gözlem
7.Diğer zümre öğretmenleriyle işbirliği
8.Ödev konusu
Ünite planı; Öğretmenin gözetimi ve denetimi altında belirli
bir süre içinde ve eğitim amaçlarına uygun olarak bir takım bilgi beceri ve
anlayışı kazandırmayı öngören belirli bir konu ya da sunu çerçevesinde
düzenlenmiş türlü etkinlikleri öğrenme yaşantılarını ve değerlendirme
çalışmalarını kapsaya ayrıntılı ders planıdır.
Ünite planının yıllık plandan farkı
değerlendirme kısmına ünite sonu öğrenci başarısının nasıl değerlendirileceği
yazılmaktadır.
Günlük plan; Bir günde yapılması planlanan farklı dersler için
öğretme öğrene etkinliklerinin birlikte tasarlanmasıdır.
Ders planı; Sadece bir ders için yapılan plandır. Okul müdürü
ve müfettişlerce denetlenir
EĞİTİM EKONOMİSİ VE EĞİTİM PLANLANMASI
Ekonomik faaliyetler; insanların sınırsız olan
gereksinimleri karşısında kıt olan kaynakları kullanarak bu gereksinimleri gidermek
için yaptığı faaliyetlere denir. Bunu inceleyen bilim dalına ekonomi denir.
Ekonomik sistem ülkenin yönetim ve eğitim
sistemlerini belirler.
Ülkemizde eğitim ekonomisinin gelişmesi 1961
anayasası ile planlı kalkınma benimsenmesi yol açmıştır.
Eğitim ekonomisi şunlarla ilgilenir; kıt
kaynakları kullanarak çeşitli eğitim öğreti hizmetlerinin, bilginin üretimi
beceri tutum ve davranışların oluşturulması ve üretilen eğitim öğreti
hizmetlerinin ve bilginin toplumun çeşitli kesimleri arasında nasıl dağıtılacağıyla
ilgilenir.
Kalkınma; Bireylerin gönenç (refah) düzeyini yükseltmek
amacıyla siyasal iktidarı belli ekonomi ve toplumsal politikalar izleyerek
toplumun yapısını değiştirme girişimidir.
Ulusal gelir; ülkede belli bir dönem içinde tüm üretim faktörlerinin
üretimde kullanılmasından doğan toplam gelir.
Kalkınma planları; belli bir dönemde )plan döneminde) ulaşılmak
istene kalkınma hızını gerçekleştirmek üzere hangi toplumsal ve ekonomik
değişmeleri yapılması gerektiğini saptama bununla ilgili kestirimlerde buluna
ve kullanılacak araçları tanımlama girişimidir.
Eğitimin topluma Maliyeti;kamusal ve özel harcamalar ile vazgeçme
maliyetinden oluşmaktadır.
Eğitimin bireye gerçek maliyeti ; eğitimin dolaysız ve dolaylı parasal maliyeti
vazgeçme maliyetini içerir
Dolaysız maliyet; Kırtasiye, kitap, okul ücreti gibi konular
Dolaylı parasal maliyet; Beslenme giyim gibi harcamalar
Vazgeçme maliyeti; Kıt kaynakların değişik biçimlerde kullanımı
sırasında bir seçim yapmak seçilen seçeneğin dışındaki seçenekleri feda etmek
bazı gereksinimleri karşılama fırsatını kaçırmak anlamındadır.
Verimlilik; Bir üretim ya da sistemi ürettiği çıktı ile bu
çıktıyı yaratmak için kullanılan girdi arasındaki ilişkidir.
Öğrenmek bir işi nasıl yapılacağını bilmek,
eğitim ise o işi yapmak anlamındadır.
ÖĞRENME- ÖĞRETME KURAMLARI
Öğretim; bireyin yaşam boyu süren eğitiminin okulda planlı ve proğramlı
olarak yürütülen kısmıdır öğretim genişliği olan eğitim kavramının alt
kesimlerinden biridir.
Eğitim; kişinin toplumsal yeteneklerinin optimum kişisel gelişmesinin
sağlanması içi çevreyi ve okul etkinliklerini içine ala sosyal bir süreçtir.
Öğretim; Öğrenmenin gerçekleşmesi için bireyde istene davranışları gelişimi
için uygulana süreçlerin tümüdür.
EĞİİTM VE ÖĞRETİMİN BENZER VE FARKLI YÖNLERİ
EĞİTİM
1.Zaman ve mekan yönünden kapsamlı sürekli ve
çok boyutludur.
2.Bilgi dahil her türlü deneyim üzeride
durulur.
3.üzerinde durulan deneyimler rastlantısal
olabilir.
ÖĞRETİM
1.Zaman ve mekan yönünden sınırlıdır. Toplumun
beklentileri önemlidir.
2.Öğrenme deneyimlerinin eğitsel olması
esastır.
3.öğretide rastlantısal deneyimlerin yeri
yoktur. Öğretim planlı proğramlı ve desteklidir.
Benzer yönleri
1.Süregeldiği toplumun sosyal kültürel politik
ve ekonomik olgularından etkilenir.
2.Yerel ulusal ve uluslar arası özellik taşır.
Öğrenme; etkileşim sonucu kişide oluşan kalıcı davranış değişmeleridir.
Öğrenme için 3 koşulun oluşması gerekir.
1.Davranışlarda bir değişme olmalıdır
2.Davranışlardaki bu değişme kalıcı olmalıdır
3.Davranışlardaki değişme bir yaşantı ürünü
olmalıdır.
Öğretim ilkeleri
1.Açıklık ilkesi
2.Öğrenen eylemi (aktivite) ilkesi
3.Yaşama yakınlık ilkesi
4.Seviyeye uygunluk ilkesi
5.Bireyselleştirme ilkesi
6.Başarının güvence altına alınması ve
alıştırma ilkesi
7.ekonomiklik ilkesi
8.Bütünlük ilkesi
9.Otorite ilkesi
10.Özgürlük ilkesi
ÖLÇME VE DĞERLENDİRME
Eğitim ; girdiler- süreç- çıktılar-değerlendirme
ögelerinden oluşur
Ölçme; Bir niteliği gözlenerek gözlem
sonuçlarının sayı ya da başka sembollerle gösterilmesidir.
Doğrudan ölçme; ölçmeye konu olan özellikleri kendileri ile aynı
türden bir araçla ölçülmesidir.
Dolaylı ölçme; konu olan özellikleri kendileri ile ilgili olduğu
biline başka özellik aracılığıyla ölçülmesidir.
Birim; Bir ölçme aracını oluştura en küçük parçadır.
Birimlerde bulunması gerek 3 özellik: Eşitlik,
Genellik, Kullanışlık
Ölçek; Ölçme sonuçlarını göstere sembol ya da sayıların
matematiksel niteliğidir.
Değerlendirme; Objektif ya da subjektif kaynaklardan elde edilen
verileri ölçme sonuçlarının belirli bir ölçütle karşılaştırılması ve bir değer
yargısına ulaşılma işidir.
Ölçme araçlarında bulunulması gereken
nitelikler;
Güvenirlik; duyarlılık, kararlılık, tutarlılık
Geçerlilik
Kullanışlılık
Güvenirliği etkileyen faktörler;
1. Grubun homojenliği
2. Test uzunluğu
3. Yanıtlama süresi
4. Ölçmeyi yapa kişi yada kişiler
5. Ölçmenin yapıldığı koşular
Geçerlilik türleri;
1.Görünüş geçerliliği
2. Kapsam geçerliliği
3. Yapı geçerliliği
4. Bir ölçüde dayalı geçerlilik
Ölçme araçları;
1. Başarı testler;
2. Yetenek testleri
3. İlgi envanterleri
4. Kişilik ölçekleri
5. Tutum ölçekleri
Başarı ve yetenek testleri bilişsel
özellikleri ölçer (maksimum performans testleri)
İlgi envanterleri, kişilik ölçekleri, tutum
ölçekleri, duyuşsal özellikleri ölçerler (Tipik performans testleri)
Ölçme yöntem ve teknikleri;
1.yazılı yoklama; analiz sentez düzeyindeki
hedef davranışları etkili ölçer
2.Sözlü yoklama; Belli bir konu hakkında
öğrencinin güçlü ve zayıf yönlerini ortaya çıkarır
3.Testler
-kısa testler
-çoktan seçmeli testler
-doğru yanlış testleri
-eşleştirmeli maddelerden oluşan testler
4.Ödev ve projeler (öğrenilmeyen konuda ödev
verilmez)
Ölçmenin temel özelliği; sonuçların sayısal olarak ifade edilmesidir
değerlendirme ölçme sonuçlarının belirli ölçütlere göre yorumlanarak yargılara
varılmasıdır.
Değerlendirme çeşitleri
1.norma dayalı değerlendirme ( Bağıl
Değerlendirme) Bireyleri birbiriyle karşılaştırarak yapılır.
2.Hedefe dayalı değerlendirme (Mutlak
değerlendirme)
Değerlendirme çeşitleri
1.Tanılayıcı değerlendirme; Başarı yetenek
seçe yerleştirme amaçlıdır
2.Biçimlendirici değerlendirme ; öğrenme
güçlüklerini ortaya çıkartmak için yapılır (izleme testleri, kısa sınavlar, ara
sınavlar)
3.Düzey belirleyici değerlendirme; Proğram
sonunda öğrencilerin kazanılmış becerilerini ölçmeye yaraya değelendirmedir.
SINIF YÖNETİMİ
* Woolfolk’a göre öğretmenin rollari
-öğretim uzmanı
-güdüleyici
-lider
-danışman
-çevre düzenleyici
-model
*Seronson’a göre öğretmenin rolleri
-danışman
-yardımcı
-diisplin sağlayıcı
-bilgi verici
-güdüleyici
-aracı (dış dünya sınıf arasında)
*Blayth’a göre
-öğretici
-ana baba-vekili
-düzenleyici
-değer taşıyıcı
-sınıflayıcı
-refah işçisi
*Trow’a göre
-yönetimsel ve yürütme rolleri disiplin
sağlayıcı (polis)
-ölçmeci ve kayıt tutucu (memur)
-Öğrenme araçları memuru (kütüphaneci)
-Proğram yönetici(planlamacı)
Sınıfın özellikleri;
Öğretmenlerin sınıftaki uzlaşma
stratejileri
Öğrencilerin stratejileri
ÖĞRETMEN TİPLERİ
Blake ve Mouton göre oluşturulan 9,9 yönetim
biçimi modeli
Öğrenci tipleri; (Good ve Power’e
göre)
Eğitim teknolojileri ve etkin kullanımı
Teknoloji; etkili ve verimli yapma uğraşıdır.
Eğitim teknolojiler arasındaki ilişki kültürel
ekonomik ve eğitseldir.
Eğitim teknolojisi seçici ve eleyici değil
tamamlayıcı ve yetiştiricidir.
Teknolojik eğitim araçları;
İnternet
Telekonferans sistemler
Eğitim teknolojisi merkezleri
Bilgisayarlar
Multimedia (çoklu ortam)
Geleneksel eğitim araçları;
Tepegöz
TV
Video
Sınıfta televizyon;
Uzaktan eğitim
Uzaktan eğiti; fiziksel olarak ayrı mekanlarda
olan öğretme ve öğrencileri teknoloji yoluyla etkileşimde bulundukları bir
sistemdir.
Uzaktan eğitim teknolojileri.
-Bilgisayar destekli eğiti (BDÖ)
-Bilgisayar yönetimli öğreti
-İnternet destekli öğretim
4. Basılı metaryaller
Etkili uzaktan eğiti programları dikkatli bir
planlamaya derslerin gerekliliklerinin yerine getirilmesine ve öğrenci
gereksinimlerinin iyi anlaşılarak karşılanmasına bağlıdır
BDÖ bilgisayar sistem tamamlayıcı güçlendirici
bir araçtır.
BDÖ programının uygulanışı
REHBERLİK YAPMA
Rehberlik; kendini anlaması, problemlerini
çözmesi, gerçekçi kararlar alması, kapasitelerini kendine uygu düzeyde
geliştirmesi, çevresine dengeli ve sağlıklı uyum yapması ve böylece kendini
gerçekleştirmesi için uzman kişilerce bireye verilen psikolojik yardımdır.
Rehberliğin ortak özellikleri
Psikolojik danışman ve rehberlik
hizmetlerinin ilkeleri,
Rehberlik Hizmet alanları
ÖZEL EĞİTİM
*Öğretmenin yapacağı program şu bilgileri
içermelidir
1. Çocuğun şimdiki eğitimsel başarı düzeyi
2. Kısa dönemli eğitimsel hedefleri de içeren
yıllık hedefler
3. Belirlenen yıllık hedeflere ilişkin olarak
değerlendirme süreçlerinin ve değerlendirme uygun objektif kriterlerin
belirlenmesi.
Özel eğitime muhtaç duyan öğrenciler
-Zihinsel engelliler
-Öğrenme güçlüğü çekenler
-Üstünler
ÇEVRE EĞİTİMİ
Çevre; yaşamın gelişmesine etki eden doğal sosyal kültürel
faktörlerin oluşturduğu bütünlük
İlköğretimde çevre eğitimi; TC anayasası ME
Temel Kanunu ilköğretim ve Eğitim Kanunu ilköğretim programı, ilköğretim
kurumları yönetmeliğinde ve beş yıllık kalkınma planında yer almaktadır.
Çevre eğitiminin Genel amacı; öğrencilere çevrenin tanıtılması koruma ve çevre
bilincinin kazandırılmasıdır.
5 Haziran Dünya Çevre Günü Dür.
CİNSEL EĞİTİM
Cinsel Gelişim; Bireyin cinsel büyümesi cinsel büyümesine karşı
sağlıklı tutum takınması, cinsel sorunlarını yenebilmesi ve olumsuz cinsel
dürtülerini denetim altına alabilmesinde belgili ve becerikli olması
Cinsellik Çocukta 3-6 yaş aralığında cinsel
meraka dönüşür
Erinliğe hazırlık evresi kızlarda 8-13
erkeklerde 9-14,5 yaş aralığındadır.
Erinlik döneminin 2.aşaması kızlarda aybaşı 13
erkelerde ise meni çıkarma 14,5,
Cinsel olgunluk kızlarda 18 erkelerde 19 yaş
aralığındadır.
İNSAN HAKLARI VE DEMOKRASİ
İnsan hakları devredilemez. Ve vazgeçilemez
haklardır.
Özgürlük; hukuk düzeninin yasaklamadığı kişinin başkalarına zarar vermediği
davranışlardır.
Kişisel ve siyasal haklara ilişkin
uluslar arası sözleşme
Ekonomik sosyal ve kültürel Haklara İlişkin
uluslar Arası Sözleşme
A.İH.S. ile İ.H.E.B arasında iki fark
1. A.İH.S temel ve siyasi haklarla sınırlı
olup, sosyal ve ekonomik hakları kapsamaktadır.
2. A.İH.S. Hak ve özgürlükler ayrıntılı olarak
tanımlanıp sınırlandırılmıştır. Kişisel başvuru hakkı tanımıştır. (Türkiye
kişisel başvuru hakkını 1987 yılında kabul etmiştir.)
-Cenevre çocuk hakları bildirgesi
-Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Bildirgesi
Çocuk Hakları Sözleşmesi (2 eylül 1990)
ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
Değerlendirme; yargılama işidir. Bir anlam çıkarmak ve ölçüler
nesneler hakkında bir değer yargısına ulaşmaktır. Ölçümlerden bir anlam
çıkarmak için ölçümleri bir ölçütle karşılaştırılması gerekir.
Ölçütsüz değerlendirme olmaz.
- öğrencilerin belirli bir kurs ya da
ünitenin ön koşulu niteliğindeki giriş davranışlarına sahip olma derecesini
belirler.
- İlgili kursun geliştirmeyi düşündüğü
davranışlarda öğrencilerce önceden edinilenler olup olmadığını belirler.
Öğretimin başlangıç noktasını saptar.
ÖLÇME
Ölçme bir betimle işlemidir. Belli bir
nesnenin ya da nesnelerin belli bir özelliğe sahip olup olmadığını, sahipse
sahip oluş derecesinin gözlenip gözlem sonuçlarını sembollerle ifade
edilmesidir.(Konusu bir özelliktir.)
Fark kavramı ölçmede temeldir.
Ölçme Yöntemleri;
ÖLÇÜT
Ölçek; nesnelere verilen sayıların anlamlarını ya da nesnelere sayılar
vermede ve nesnelere verilen sayıları kullanılmasında uyulması gerekli kurallar
ve kısaltmalar.
Ölçek Türleri;
1. Sınıflama ölçekleri; Gözlemin en basit
biçimi nesneleri belli bir yönden benzeyip benzemediklerine göre sınıflamaktır.
(kadı-erkek, evli- bekar, dul- boşanmış) illerle kod numarası verilmesi gibi.
Özellikleri;
Simetrik; Ali Velinin akrabası ise veli de
Ali’nin akrabasıdır.
Geçişlik; Ali Veli’nin kardeşi, Veli Ayşe’nin
kardeşi ise Ali Ayşe’nin kardeşidir.
2. Sıralama ölçekleri; bu tür ölçekler belli
bir özelliğe sahip oluş miktarı bakımında nesneleri bir sıraya koymakla elde
edilir. (öğrencilerin boy ve sınavdan aldıkları puana göre sıraya bırakılması)
(İlker sınavda 5. olmuştur.)
Geçişlik; A>B ve B>C ise A>C
Asimetriklik; A>B ise B>A değildir.
3. Eşit aralıklı ölçekler; iki noktası
belirlenip bu iki nokta arası eşit aralıklarla bölünerek ya da bir noktası
belirlenip bu noktadan itibaren tanımlanmış bir birimle bölmelenerek
geliştirilebilir. (Termometre, takvim; standart puan)
Başlangıç noktası (sıfır) tanımlanmış değişmez
bir birim vardır. keyfi olarak saptanır, toplama çıkarma işlemi yapılabilir.
Her türlü matematiksel işlem yapılır.
(metre, kilogram, saat)
Sıfır noktası ölçülecek özelliğin hiçliğini
yokluğunu gösterir.
ÖLÇÜT ÇEŞİTLERİ
Yapılan değerlendirme çeşitleri; not
vermede yapılan değerlendirme
Mutlak Değerlendirme;
*Mutlak kritere bağlı olarak yapılan
değerlendirme
-Hedef davranışların P’sine sahip olma
-İçeriğin (kapsamın) % 60 ‘ına sahip olma,
-sınavdan en az 60 puan alma
*Kriter öncede belirlenmiş ve kesindir.
*100 soruda 50 soruyu yapmış olan geçer
*100 metreyi 12 sn’de koşa atletizm sınavında
başarılı olur.
Bağıl Değerlendirme;
*Bağıl kritere bağlı olarak yapıla
değerlendirmedir.
*Bireylerin (öğrencilerin) grup içerisinde
birebiriyle ilişkilen dirilmesine bağlı olarak yapılır.
*Kriter grubun başarısına göre belirlenir.
*Bireyin başarısı grubun başarısına bağlıdır.
*Sınıfın yarısını başarılı kabul etme.
*sınıfın aritmetik ortalamasının altında
kalanları başarısız kabul etme
*sııftaki en başarılı 5 öğrenciyi belirleme
*Sınıfın başarısız lik dilimine giren
öğrencilere ek öğreti hizmetleri sunma
*100 metre koşuyu ilk beşte tamamlayanlar
atletiz takımına girecek.
*100 soruluk testten aritmetik ortalamanın
üzeride puan alanlar başarılı olur.
Portfolyo Değerlendirme;
(Tümel değerlendirme); öğrencinin öğrenme
sürecindeki performansının ve başarısının kaydedildiği, öğrencinin yıl
içerisinde yaptığı tüm ödev çalışmalarını örneklerini bulunduğu böylece
gelişimin izlendiği bir değerlendire biçimidir. Bu değerlendire süreçle alakalıdır.,
ayrıca öğrenme eksikliklerini belirleme gibi bir işlem söz konusu değildir.
ÖLÇME ARACINDA BULUNMASI GEREKEN NİTELİKLER
Geçerlilik; Bir ölçme aracı her şeyden önce
ölçülecek özellik ya da özellikleri tam ve doğru olarak ve ölçülmesi söz konusu
olmaya başka özelliklerle karıştırmada ölçebilmesine denir.
Güvenirlik; belli bir özellik, bir ölçme
aracıyla değişik zamanlarda ölçüldüğünde aynı, ya da hiç değilse, yaklaşık
olarak aynı ölçümler elde ediliyorsa buna güvenirlik denir.(tutarlılık)
Kullanışlılık; Puanlamanı kolay ve masrafsız
olması;
*Bir testin geçerli olabilmesi için
güvenirliği olması gerekir.
GEÇERLİLİK;
1. Kapsam Geçerliliği; Kapsam
geçerliliği bir bütün olarak testi ve testteki her bir maddeni maksada ne derce
hizmet ettiğidir.
*Ölçme konusu evreni yeterli ve dengeli olarak
örnekleye ve kapsadığı maddelerin her biri ölçmek istediği davranışı gerçekten
ölçen bir test kapsa geçerliliğine sahiptir.
2 Yordama
Geçerliliği; istatistiksel
teknikler kullanılarak ve bilinenlerden yararlanılarak bilinmeyen durumlar
hakkında yapılan geleceğe yönelik tahminlerde bulunma işlemidir.
Bir testin yordama geçerliliğini belirlemede
en önemli nokta uygu bir ölçüt elde etmektir. Seçilen ölçüt ölçüsünü, önem
sırasına göre değişkenle ilgili olmalı, karalı olmalı, kolay ve pratik olmalı.
3.Yapı Geçerliliği; Bir ölçüde bilimsel
kura geliştire süreciyle aynıdır.
4. Görünüş Geçerliliği; Bir
testi gerçekten ne ölçtüğüyle değil onun ne ölçüyor göründüğüyle ilgilidir.
Örnek; Fizik testi yazılı bir testi içinde fizikle ilgili sorular varsa görünüş
geçerliliği vardır.
Eğer bir test piyasaya kabul ettirilmek
isteniyorsa görünüş geçerliliği yükseltilmelidir. Kişilik testlerindeki
soruların ise görünüş geçerlilikleri gözlenmelidir.
GÜVENİRLİLİK
Hata; elde edilen puan ile gerçek puan arasındaki fark
Hata Türleri
1. Sabit Hatalar; Her bir
ölçme için miktarı değişmeyen hatalardır.
Her öğrenciye 5 puan verilmesi terazini her
defasında 50 gr fazla göstermek
2. Sistemli Hatalar; yoklama kağıdı puanlanırken sadece kızlara 5 puan
verilmesi sadece yazısı güzel olanlara fazla puan verilmesi;
3. Rastgele Hatalar; Şansla ortaya çıkan bilinmeye nedenlerle bağlı
Güvenirliği Etkileyen Etmenler;
*Testin uzunluğu; soru sayısı artarsa artar
*Test yönergesi ve testteki maddeleri ifadesi;
Testi başında cevaplayıcılar için yönergenin bulunması güvenirliği artırır.
*Test içeriğinin benzeşikliği; konu bakımından
homojen maddeler oluşan bir test heterojen bir testten daha güvenirlidir.
* Puanlamada nesnellik
KULLANIŞLILIK;
Bir testin kullanışlılığı onun geliştirilmesi
çoğaltılması uygulanması ve puanlamasının kolay ve ekonomik olması demektir.
İlköğretimde 3. sınıftan sonra testlerde D. Y.. olarak testler daha
kullanışlıdır.
SINAV TÜRLERİ
Özümleme; Karşılaşılan yeni bir olayı objeyi kendisinden daha
önceden var olan bilişsel yapı içine alma sürecidir. Eğer mevcut bilişsel
yapılar yeni durumlara cevap vermek içi uygun ise özümleme yeterli değilse
mevcut bilişsel yapılar yeniden düzenlenir. Buna (uyumsama) denir.
Bilişsel alandaki Davranışlar;
Bilgi, kavrama, uygulama, analiz, sentez,
değerlendirme
-Çeviri; Başka bir iletişim biçiminde
çevirme
-Yorumlama ; Bir iletişim parçasının yeniden
düzenlenmesidir.
-Öteleme; İletişimde betimlene koşulları
eğilimleri ve yönelimleri anlama üzerinde ve kestirmeler yapmayı içerir.
Duyuşsal alandaki Hedef ve Davranışlar
Alma, Tepkide bulunma, Değer verme, örgütleme,
bir değerler bütünüyle nitelenmişlik
Psikomotor Davranışlar;
Performans Değerlendirme;
Müzik, beden iş eğitimi vb. derslerde bir
davranış yapılırken (süreç) gözlenmesi veya belli işlem ya da işlemler
sonucunda ortaya çıkarıla ürünün niteliklerine bakılarak yapılan
değerlendirmedir. Bu değerlendirmede bir şeyi yapılacağını söylemesinden sonra
o şeyi bizzat yapması istenir. Bu testler psikomotor düzeyindeki hedeflerin
ölçülmesinde kullanılır.
Performansın ölçülebilir Yanları;
İşin yapılmasında izlenen yol
İşin yapılma hızı
Bitirilmiş işin, ürünün kalitesi
Performans Ölçülmesinde Yaklaşımlar;
1.Tanıma Testi; Öğrencilerin bir ürünün esaslı niteliklerini bir
işin yapılmasında kullanıla aletin özelliklerini, bir makinenin çeşitli
parçalarını işlevleriyle tanıma gücünü ölçer.
2. Benzetilmiş koşullar Testi; Gerçek yaşam durumunda karşılaşabileceği eksiklikleri ve koşulların
taklit edildiği yapay bir duru içine sokulur. (Pilotlar) üründen ziyade süreç
vurgulanır.
3. İş Örneklemi Testi; Gerçek
yaşamda yapılacak işin tamamı değil o işi kritik ve önemli yanları örneklenir.
Kişiden gerçek yaşamdaki işin gerektirdiği işlemleri ve kritik alanlarını
gerçekten yapması istenir.
Temel İstatistiki Kavramlar;
Mod; Bir ölçümler dizisinde frekansı en çok olan değerdir
Örnek; 3,4,5,6,6,6,8,9 Mod=6
Medyan (Ortanca) ; Dizideki ölçüler kendi aralarında büyüklük
sırasına konulduğunda bu ölçülerde yarısını altta diğer yarısını üstte bıraka
değerdir. Dizideki ölçü sayısı tek ise medya sıralamada ortada yer ala ölçünün
değeridir.
Aritmetik Ortalama ( X üstü çizgi) Ölçülerin toplamının ölçü sayısına bölünmesiyle
bulunur. Aritmetik ortala arttıkça başarı oranı artar.
Ranj (Dizi Genişliği) ; Bir kümenin en yüksek puanı ile
en düşük puanı arasındaki farktır.
Standart Kayma; Bir ölçüler dizisindeki ölçüleri aritmetik
ortalamadan ne derece uzaklara yayıldıklarını puan biriminden gösteren
istatistiktir.
Çeyrek Kayma; Çeyrek Kayma; üçüncü çeyrek ile birinci çeyrek
arasındaki farkın yarısıdır.
Z puanı; Puanların aritmetik ortalamasının sıfır standart
kaymasının 1.00 olan puanlardır.
Z=Xi-X/Sx
Xi; öğrencinin puanı
X;Aritmetik ortalama
Sx; Standart Kayma
T puanı ; Aritmetik ortalaması 50 standart kayması 10 olan
puanlardır. T=50+10(Z)
Güvenlik Katsayısı (r) ; Test içindeki her bir sorunun güçlük derecesi yani
her bir maddeye doğru cevap veren öğrencilerin toplam öğrencilere oranıdır.
0.00 – 1.00 arasında değer alır. Katsayı 1.00 yaklaşırsa güvenirlik artar 0.00
‘a yaklaştıkça güvenirlik azalır.
*Standart Kayma ya da Standart Sapma; Bir
dağılımda ölçmeni standart hatası azaldıkça ( 0.00 yaklaştıkça) güvenirliği
artar yani güvenirlik 1.00 ise ölçmenin standart hatası 0.00 ‘dır.
*Bir dağılımda aritmetik ortalamanın (X) küçük
olması başarının düşük olduğunu dolayısıyla soruların zor olduğu anlamındadır.
*Aritmetik ortalama ile standart sapmanın
arası büyürse heterojen yapı oluşur ve başarı düşer.
*Aritmetik ortalama ile standart sapmanın
arası küçülürse homojen yapı oluşur başarı artar.
Simetriklik; Aritmetik ortalama, ortanca ve modun birbirine eşit
olduğu dağılımdır. Kayışıklığın sıfır çıkması durumudur.