Erbakan Hocamız ve darbecinin pili-Serdar Arseven
|
Serdar Arseven - Yeni Akit
sarseven@hotmail.com |
2011-03-02 |
|
|
Erbakan Hocamız ve darbecinin pili!.. |
|
Allah rahmet eylesin.
Mekânı cennet olsun.
•
Merhum Hocamızın mübarek naaşlarının Anıtmezar’ın; diğer rejim
mağdurları merhum Menderes ve merhum Özal’ın önünden geçtiği
dakikalarda...
“Müthiş” bir fıkra geldi aklıma...
Belki bilirsiniz, merhum Hocamızdan belki siz de işitmişsinizdir...
Köylünün biri, gece vakti ağzında yanmayan sigara, yürürken...
Bir adamın elinde fenerle yaklaştığını fark etmiş...
Giyim kuşamından “şehirli” olduğu anlaşılan adam, iyice yaklaştığında...
“Efendi!” diye seslenmiş;
“Şu el fenerini bir verir misin?..”
Şehirli şaşırmış önce...
Bir süre tereddüt etmiş...
Sonra da...
“Verelim bakalım ne yapacak” diye düşünmüş.
El fenerini alınca köylü, yavaş hareketlerle yanmayan sigarasına götürmüş...
Şehirlinin şaşkın bakışları arasında, el fenerinin sigarasını yakmasını beklemiş...
On saniye...
Yirmi saniye...
Şehirli başlamış gülmeye...
“Be hey şaşkın” demiş, “Fener sigarayı yakar mı?...”
On saniye, yirmi saniye daha...
Şehirli kızmaya başlamış:
“Duymadın mı akılsız adam, sabaha kadar uğraşsan yanmaaaz!..”
O böyle köpürünce, bizimki yapıştırmış lafı:
“Akılsız olan sensin be adam...
Ben de biliyorum sigaramın fenerle yanmacağını...
Biliyorum da...
Benim gayem sigaramı yakmak değil ki...
Benim gayem senin PİLİNİ bitirmek!..”
•
Nasıl, müthiş değil mi?..
Merhum Menderes, merhum Özal ve en fazla da merhum Erbakan tüketti “statüko”nun pilini!..
Erbakan Hoca’nın “statüko bekçilerini” çileden çıkartan her manevrası, “pilin” biraz daha tükenmesini sağladı...
O’nun bitmez tükenmez sabrı, statükonun başını döndüren müthiş
manevraları olmasaydı, bugünün “darbecileri yüzer yüzer kodese tıkan”
Türkiye’sini ancak rüyamızda görebilirdik!..
•
Kimileri, Hocamızın 28 Şubat sürecinde yeterince “direnç” göstermediğini söyler...
Hayır, öyle değil.
Erbakan Hoca’nın o en fırtınalı günlerde, Türkiye’de imal edilebilecek
“mühimmatı” yurtdışındaki “anlaşmalı” firmalardan aldırmak için bastıran
zamanın “Kıvrık” üniformalısına nasıl fırça çektiğini bu sütunda
okumuştunuz...
İçeride fırçaladığı askere kameralar önünde çok nazik davranırdı Hoca...
Böyle bir hassasiyeti vardı; darbecilerin pilini bitirmek için elinden
geleni yaparken, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yıpranmaması için
yıpratılmayı göze alırdı.
•
Askerlik günlerimde şunu gördüm ki; Ordu’da “Erbakan Hoca’nın değerini bilen” çok sayıda “komutan” var.
Hatırlarsınız;
Erbakan Hocamız, bir zamanlar “Lojmanlardan en büyük oyu biz alıyoruz”
dediğinde bazı aklı evveller tarafından sözüm ona “alaya” alınmıştı...
Onlar böyle dalgasını geçerken, Erbakan Hoca “Her şerefli ordu
mensubu”nun, “savunma sanayinin millileşmesinden yana” olduğunu bilmenin
rahatlığı içindeydi...
Sizi temin ederim; bugünkü TSK mensuplarının da kahir ekseriyeti “vatansever”dir...
Kahir ekseriyeti, “Milli Görüş”ün temel prensiplerine gönülden bağlıdır.
Mesele, onlara düşüncelerini rahatlıkla ifade edebilecekleri ortamı hazırlamaktadır!..
Mesele, TSK’nın pilini doldurmakta...
Ve darbecilerin pilini bitirmektedir!.. |
Yorumlar -
Yorum Yaz