1. (ÖYS 1996) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir adlaşmış sıfat vardır?
A) Otel sahibi bizi güler yüzle karşıladı.
B) Yürüyüşe çıkan konuklar henüz dönmediler.
C) Eski yöneticileri toplantıya çağırmışlar.
D) Sınıfın çalışkanı bu sınav sonunda belli olacak.
E) Kendilerine yöneltilen sorulara cevap vermediler.
2. (ÖYS 1991) İsim tamlamalarında zamirler de tamlayan olur.
Aşağıdakilerin hangisinde bu kurala uygun bir örnek vardır?
A) Onun kardeşi bu köyde öğretmenmiş.
B) Çeşmenin başında büyük bir kalabalık toplandı.
C) Yolcunun çantasını bulup getirmişler.
D) Kapının önünde yaşlı bir adam duruyordu.
E) Otobüs durağında bizden başka kimse yoktu.
3. (ÖSS 1998) "ile" sözcüğü aşağıdakilerin hangisinde bağlaç olarak kullanılmamıştır?
A) Doğduğu kentle yaşadığı kent arasında, yıllarca gidip geldi.
B) Bir romanıyla bir öyküsü filme alındı.
C) Elindeki uzun saplı fırçayla tavanı boyadı.
D) Kitaplarıyla defterlerini aynı çantaya yerleştirdi.
E) Şapkasıyla kahverengi paltosu uyum içindeydi.
4. (ÖSS 1987) Kimi niteleme sıfatlarını pekiştirmek için, sıfatın ilk sesli harfine kadar olan kısmı m, p, r, s harflerinden yakışanı ile kapatılır ve bir Örnek olarak sıfatın başına getirilir.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu tanıma uymayan bir pekiştirme sıfatı kullanılmıştır?
A) Tablodaki balıklar denizden yeni çıkmış gibi dipdiri duruyordu.
B) Şehrin birçok yerinde tertemiz parklar, bahçeler vardı.
C) Vücudu şişmanlıktan şekilsizleşmiş, yusyuvarlak olmuştu.
D) Bu dümdüz yolda yolculuk ne kadar rahat oluyor.
E) Seksen yaşında olmasına karşın sapasağlam, dinç bir insandı.
5. (ÖSS 1992) Burası, yeşilin bin bir tonunu barındıran ağaçlı bir yoldu.
Bu cümlede geçen, "yeşilin bin bir tonu" ad tamlamasında tamlayanla tamlananın arasında bir sıfat bulunmaktadır. Aşağı da kilerin hangisinde buna benzer bir ad tamlaması vardır?
A) Yoğun sis yüzünden trafik bir süre aksadı.
B) Adamın kocaman eli radyonun düğmesine uzandı.
C) Dik yokuştan aşağı doğru hızla iniyorduk.
D) Ön koltuktaki ak saçlı adam uyuyordu.
E) Çocuk, buğulu camdaki parmak izlerine bakıyordu.
6. (ÜSS 1968) "Beyazlar giyinmiş bir çocuk geldi." cümlesinde "beyazlar" aşağıdaki kelime çeşitlerinden hangisidir?
A) Fiil B) Sıfat C) İsim D) Sıfat E) Zamir
7. (ÖYS 1983) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, soru anlamı, bir zamirle sağlanmıştır?
A) Bunca sıkıntıya neden katlandınız?
B) Bu romanı benden sonra kim okumak ister?
C) Bu çiçeklere kaç para verdiniz?
D) Kaçıncı katta oturduğunu söyledi mi?
E) Bana gizlice ne söylediğini biliyor musunuz?
8. (ÖYS 1995) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, ile (le, la) bağlaç olarak kullanılmıştır?
A) Kapıyı kendi anahtarımla açtım.
B) Bursa'ya otobüsle gitmişler.
C) Konuşmalarıyla herkesi üzdü.
D) Mektubu bu kalemle yazmasan iyi olur.
E) Ona gazeteyle dergi götürdüm.
9. (ÖSS 1988) Aşağıdakilerin hangisinde özne "Eski dostlar bir araya geldiler." cümlesinin öznesi ile aynı türden bir tamlama durumundadır?
A) Bugün, "Dünya Tiyatrolar Günü" kutlanıyor.
B) Toplantıya gelenler, birer birer evlerine dönmeye başladılar.
C)Genç kız, kalınca bir kitap okuyordu.
D) Onun gibiler, yazılarında hep kendilerini anlatırlar.
E) Kazadan sonra yolcuların hepsi hastaneye götürüldü.
10. (ÖSS 1995) Aşağıdakilerin hangisinde cümlenin anlamını "durum" bakımından tamamlayan bir sözcük vardır?
A) Anlatılanları sessizce dinliyorduk.
B) Öğleyin bize geleceğini söylüyor.
C)Kimlik kartını cüzdanına yerleştirdi.
D) Bu yıl Ege kıyılarını gezmek İstiyoruz.
E) Aşırı sıcaklardan çamların çoğu kurudu.
11. (ÖSS 2003)
Atatürk'ün bir sözü vardı
Yediveren gül gibi açardı
Atatürk'ün bir atı vardı
Etiler'den beri yaşardı
Atatürk'ün bir resmi vardı
Buğday tarlası gibi ağardı
Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Bileşik sözcük B) Çekimli fili C) Ad tamlaması D) Bağlaç E) Ekeylemli yüklem
12. (ÖSS 1986) Aşağıdakilerin hangisinde -la (-le) eki, ötekilerden farklı bir görevde kullanılmıştır?
A) Dallar, ilkbaharın tatlı rüzgârlarıyla kımıldıyordu.
B) Her zamanki gibi bu işi de kolaylıkla başardı.
C) Ağlayan çocuğun yüzüne sevgiyle baktı.
D) Sevinçle birbirlerine koşarak sarıldılar.
E) Ayağına kadar gelen topa hızla vurdu.
13. (ÖYS 1985) Aşağıdaki cümlelerde altı çizili kelimelerden hangisi, ad tamlamasının sıfatı olarak kullanılmıştır?
A) Eski bir kırmızı çocuk hırkası suda sallanıp duruyor.
B) Her pencereden bir kahkaha, konuşmalar, gülücükler, mırıltılar geliyordu.
C) Kavun, karpuz kabukları; ölü balıklar kıyıya vurmuş.
D) Suyun üstünde; domates, salatalık, patlıcan çürükleri, boş şişeler vardı.
E) Denize dökülenlere canavarlar saldırıyor paslı dişleriyle.
14. (ÖSS 2005) Aşağıdakilerin hangisinde iyelik eki aldığı için belgisiz zamir olan, adlaşmış bir sıfat kullanılmıştır?
A) Kimi insanlar karlı havada araba kullanmıyor.
B) Size başka bir gömlek verelim, dedi.
C) Sinemalardaki hiçbir filmi kaçırmazmış.
D) Bazısı işini ötekilerden erken bitirmiş.
E) Bugün yine birkaç kitap aldım.
15. Tembeller başarılı olamaz.
Bu cümledeki "tembel" kelimesi "sıfat olduğu halde isim olarak" kullanılmıştır. Aşağıdakilerden hangisinde böyle bir kelime vardır?
A) Fidanlar susuz kalmış.
B) Gençler ağaç dikiyor.
C) Askerler bahçede spor yapıyor.
D) Çocuklar eve döner dönmez uyudu.
E) Arabalar yolun kenarına park edilmiş.
16. (ÖSS 1991) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, de (da) bağlacı nesneleri birbirine bağlamaktadır?
A) O konuyu ben de arkadaşım da biliyoruz.
B) Şiiri de, matematiği de çok severdi.
C) Salı günü de çarşamba günü de uğradım, yerinde yoktu.
D) Onu o günden sonra görmedim de aramadım da.
E) Bu işi eskiden de sevmiyordum bugün de sevmiyorum.
17. (ÖYS 1992) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, sıfat tamlaması belirtisiz nesne görevindedir?
A) Sınıfta ayrıca kitap okuma saatimiz vardı.
B) Nedim'in şiirlerini okurken arkadaşımızı dikkatle dinlerdik.
C) Sınıfımızda edebiyata ilgi duyan Öğrenci çok azdı.
D) Öğretmen, Cumhuriyet dönemi edebiyatını öğrenmemizi isterdi.
E) Öğretmenimiz bize yeri geldikçe güzel şiirler okurdu.
18. (ÖYS 1990) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, "ama" sözcüğü, pekiştirme görevinde kullanılmıştır?
A) Çok zorlandım; ama yararı olmadı.
B) Bir zamanlar burada eski ama sağlam bir ev vardı.
C)Bir derdin var senin; ama bana söylemek istemiyorsun.
D) Yine gelecekmiş; ama çok kalmayacakmış.
E) O günden sonra onu hiç, ama hiç görmedim.
19. (ÖSS 2005) Yalnız yapıtlarının içeriğiyle değil, anlatımındaki ustalık, kullandığı dil ve hareketli anlatım tekniğiyle de edebiyatımızın büyük ustalarından biridir o.
Bu cümleyle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
A) "Yapıtlarının" sözcüğü, hem yapım hem çekim eki almıştır.
B) Ünsüz yumuşamasına uğramış sözcükler vardır.
C) Bağlaç kullanılmıştır.
D) Ad tamlamasının arasına sıfat girmiştir.
E) "Yalnız" sözcüğü sıfat olarak kullanılmıştır.
20. (ÖSS 1993) "Bu" sözcüğü, aşağıdaki dizelerin hangisinde tür bakımından ötekilerden farklıdır?
A) Kolay değil bu dünyadan ayrılmak
B) "Bu taşındır" diyerek Kabe'yi diksem başına
C) Bu eller miydi resimleri tutarken uyuyan
D) Gönlüm bu sevincin heyecanıyla kanatlı
E) Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
21. (ÜSS 1967) "Birçok karışık hadisat: Bunları ben tahlil etmek, size anlatmak isterdim." cümlesindeki bunları sözü dil bilgisi bakımından aşağıdakilerden hangisidir?
A) İşaret sıfatı B) Belirsiz sıfat C) Belirsiz zamir D) İşaret zamiri E) Soru zamiri
22. (ÜSS 1978) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "yalnız" sözcüğü farklı bir görevde kullanılmıştır?
A) Böyle bir evde yalnız oturman sakıncalıdır.
B) Bu görüşü senin yalnız savunman daha etkili olurdu.
C) Bu toplantıda yalnız kalacağını biliyordun.
D) Böylesine temiz bir havayı yalnız burada bulabilirsin.
E) Bu sorunu yalnız çözmek istemen yerinde bir karardır.
23. (ÖYS 1981) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ama bağlacı, koşul anlamında kullanılmıştır?
A) Bir şeyler söyledi ama anlayamadım.
B) Biraz pahalı ama çok güzel.
C) Okula gideceksin ama otobüsle.
D) Eşyaları eski ama tertemiz.
E) Belki doğru söylüyorsun ama inanamıyorum